Meslek büyüğümüz gazeteci ağabeyimiz Yener Cabbar, 'Basını bu hale düşürmemek gerek..' başlıklı köşe yazısında AK Parti'nin Samsun Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı olarak ismi gündeme gelen Mustafa Demir ile ilgili yayınladığımız haberler için, bizden bir özür beklediğini dile getirmiş..
Değerli meslek büyüğümüz Yener Cabbar köşe yazısında, "Basının doğru bilgi vermek görevi değil aslında 'ödevidir'.. İstihbarat bilgisi verilebilir elbette 'ama o bilginin veriliş şekli bellidir'.. 'İddia diyebilirsin, kesin gözüyle bakılıyor diyebilirsin, belki daha da ileri gidebilirsin ve 'işlem tamam, son anda bir değişiklik olmazsa, aldığımız bilgi gibi diyebilirsin'.. Öyle yazmazsan, okuyucuya 'yanlış bilgi vermeye kalkarsan' işler değişir.. " ifadelerini kullanmış, ki bu ifadelerde meslek etiği ve kuralları açısından doğrudur..
Ancak Samsun Kent Haber olarak sayın Mustafa Demir'in Büyükşehir adaylığı ile ilgili kesin bilgiden ziyade yayınladığımız haberlerde adaylıkla ilgili biz zaten, iddia ediliyor, iddia ve kesin olmadığı, gibi ifadelere yer verdik ve Mart 2019 seçimleri için AK Parti'nin Samsun Büyükşehir Belediyesi Başkan adayı ile ilgili yaşanan son gelişmeleri, kulis bilgilerini, istihbarat kaynaklarımızın vermiş olduğu bilgileri okuyucularımıza aktardık. Ve bu haberlerden biri, Mustafa Demir'in Genel Merkez tarafından Ankara'ya çağrıldığı iddiası' idi..
Burada sayın Demir'in Ankara'ya çağrıldığı yönündeki haber, değerli ağabeyimiz Yener Cabbar'ın da dediği gibi bir gazetecinin istihbarat kaynaklarından aldığı bilgiye göre yazılmıştır. İddiaya göre Mustafa Demir sabah saatlerinde kendisini arayanlara Ankara'ya doğru yola çıktığını dile getirmiştir. Bu bilgi bir kişiden değil, parti içi bazı isimlerden de dile getirilmiştir. Mustafa Demir, genel merkez tarafından Ankara'ya çağrılmamış, özel işleri için de gidiyor olabilir.. Ancak AK Parti'de seçim sürecinin alevlendiği ve adayların yavaş yavaş belirlenmeye başladığı bir süreçte, Samsun'da yapılan temayül yoklamasının hemen ardından Ankara'ya doğru yola çıktığını söylüyor ise bu bizlere bu bilgiyi aktaran kişi ve kişiler tarafından deve yapılabilir...
Bilgiyi aldığımız kaynaklarla yetinmedik tabi ki başka kaynaklara da konuyu sorduk, soruşturduk.. Onlarda aynı şeyleri söylediler.. Bir gazeteci için, ki bu hele de Büyükşehir Beledeyesi Başkan adaylığı ile ilgili bir konu ise, gelen bilgi her zaman için önemlidir ve her gazeteci de birden fazla kaynağına teyit ettirdiği bu bilgiyi haber yapabilir, değerlendirebilir. Bunu hangi gazeteci yaparsa yapsın, bu onun için de kamuoyu için de önemli bir gelişme ve önemli bir bilgidir.. Her gazetecinin istihbarat kaynaklarına saygı duyma zorunluluğumuz var..
Bazı meslektaşlarımız Mustafa Demir'in Ankara'ya çağrıldığı konusu ile ilgili meraklarını gidermek için direkt olarak telefonla şahsını da aramış, bilgiler almıştır. Bu da gayet normal ve olması gereken bir harekettir. Sayın Demir, kendisini arayan gazeteci arkadaşımıza Genel merkezden çağrılmadığını, şuan Ankara'da olmadığını yada gitmediğini, adaylık noktasında kendisine iletilen bir bilginin olmadığını söylemiştir.
Gazeteci arkadaşlarımızda sayın Demir'in bu açıklamaları üzerine 'Balon çıktı, Mustafa Demir açıklama yaptı' başlıkları ile okuyucularına son bilgileri duyurmuştur. Bunu yaptıkları için biz o meslektaşlarımıza hiç bir söz söyleyemeyiz.. Olması gerekeni yapmışlar. Ancak bu arkadaşlarımız okuyucularına duyurmadıkları bir konuyu, yalanlama yada bilginin doğru olmadığını duyurma yoluna gitmişlerdir. Elbette buna da saygılıyız..
Gelelim şu özür meselesine.. Mustafa Demir'in aday olacağı ile ilgili iddiayı gündeme getirmiş olmamız nedeni ile haber içeriğinde kullanılan dil konusunda hatamız var ise gönül rahatlığı ile hiç gocunmadan özür dileriz Yener ağabeyim..
Bu konuda hiç bir sıkıntımız, hiç bir şekilde kibrimiz söz konusu olamaz.. Sizler bizlerin meslek büyüğü olarak, biz ne kadar iyi gazeteci olduğumuzu söyler sekte söyleyelim, hatalarımızı, yanlışlarımızı söyleme dile getirme hakkına sahipsiniz.. Bu konuda kardeşinizin asla sizlere hiç bir saygısızlığı olmaz, olamaz..
Burada yaşanan sorunun nedeni belki de sayın Mustafa Demir'in adaylıkla ilgili çevresine söylemiş olduğu farklı sözler, farklı konuşmalar olabilir.. Örneğin sabah kendisini arayanlara Ankara'ya doğru yol çıktığını söylerken, kendisini arayan bir gazeteciye ise Ankara'ya gitmediğini, yolda olmadığını dile getirmiş olabilir.. Bu konuda sayın Mustafa Demir'e saygı duymak zorundayız, zira genel merkezin kendisine tebliğ etmediği bir bilgiyi söylemesini ifade etmesini beklememiz doğru olmaz..
Şahsım olarak kendisi ile bende Ankara'ya çağrıldığı yönündeki bilgiler ile ilgili Pazartesi gece saatlerinde bir telefon görüşmesi yaptım. Bu görüşme ile ilgili sadece kendisinin Ankara yolunda olduğunu ve özel işleri için Ankara'ya gittiğini söylediğini ifade edebilirim.
Konunun özetine ve sonucuna gelecek olarsak; Konuyla ilgili haber yapan gazeteciler de, biz de AK Parti'nin Samsun Büyükşehir adayı olacağı gündeme gelen, iddia edilen isim ile ilgili kulis ve yeni gelişmeleri okuyucularımıza aktarmaktan öte bir şey yapmadık.
Samsun Kent Haber olarak, yayınladığımız haberlerde Mustafa Demir'in adaylığı şu gün açıklanacak yada bugün belli olacak, veyahutta belli oldu demedik. Burada bizim açımızdan özür dileyecek bir durum söz konusu ise, özür dileriz ancak bize göre burada asıl özür dilemesi gerekenler (belirli kaygı ve parti kaidelerini bozmama adına bu tavrı takınmalarına saygı duymak ile birlikte) ortalığa, kişi ve kişilere, bilgiyi bire on katıp sündürenlerdir.. Eğer varsa bir manipülasyon gazeteciyi de , kamuoyunu da yanıltanlardır..
Son söz olarak kendi adımıza elbette ki, adayın kim olacağı konusunda kamuoyunda merak edilen süreci, bu konuda AK Parti cephesinde yaşanan anlık bir gelişmeyi, gelişmeleri son dakika bilgisi ile kamuoyuna aktardığımız için özür dileriz..