AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, Bafra İlçe Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı adayı adayı Hamit Kılıç ile birlikte 21 Mart Dünya Down Sendromlular Günü dolayısıyla down sendromlu çocuklarla bir araya geldi.
Samsun'un Bafra ilçesinde down sendromlu çocuklarla sohbet eden ve onlara hediye dağıtan Çiğdem Karaaslan, down sendromlu bir kızı da evinde ziyaret etti.
Bafra ilçesinde seçim çalışmaları kapsamında esnaf ziyaretinde de bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan, Yeni Zelanda'da iki camiye terör saldırısını gerçekleştiren kişinin sözde manifestosuna tepki gösterdi.
Sözde manifestoda Türkiye düşmanlığı olduğuna dikkati çeken Karaaslan, "O terör saldırısındaki silahın üzerinde yazan 600 yıllık kin göstermiştir ki bu yerel seçimler, yerel falan değil. Hain teröristin yazdığı sözde manifestoda Ayasofya'yı minarelerinden kurtarmak var. O sözde manifestoda Türkiye ve Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı var. Bugün özellikle mazlum coğrafyalarda umudunu Türkiye'ye bağlamış, güvenlik limanı olarak ülkemizi görmüş ve onlara uzanacak elin sadece Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olduğunu bilen nice Müslüman var." ifadesini kullandı.
Çiğdem Karaaslan, AK Parti olarak inandıkları doğrular üzerinde yürüdüklerine işaret ederek, şöyle devam etti:
"Bugün sadece sorumluluğumuzun Bafra'ya, Samsun'a karşı olmadığını görüyoruz. Bugün bu sorumluluğun Türkiye'yi aşan da anlamı var. Her yeni gün yüreğimizi dağlayan yeni bir acı ve gelişmeyle bu sorumluluk bize hatırlatılmaktadır. Biz bu sorumluluğu maalesef 15 Temmuz'da en derinde yaşadık. Ondan sonra omuz omuza verdik ve tekrar doğrulduk. Millet olarak bunu yüzyıllardır defalarca yapmayı bildik. Bu kirli oyunlar, kapalı kapılar arkasında yapılan ittifaklar elbette bu milletin ördüğü duvardan geçemeyecektir."
Türkiye'nin birlik ve beraberlik içinde olması gerektiğini vurgulayan Karaaslan, "İstanbul'da, Ankara'da, Antalya'da, Diyarbakır'da, Eskişehir'de, Adana'da, Mersin'de ve birçok ilde Türkiye düşmanlarının belediye meclislerine, onların belediyeler aracılığıyla tekrar yönetim mekanizmalarına sokulmak istenildiği yapılara asla izin vermeyecek birlik ve beraberliğe ihtiyaç var. Bu bir emanettir ve bu emaneti yüceltmek de bizim elimizdedir." değerlendirmesinde bulundu.