Unutkanlığa, stres ve yorgunluğa karşı hangi magnezyumu kullanmalısınız?

Samsun Kent Haber köşe yazarı akademisyen Doç.Dr. Zafer Şehin, yazdığı köşe yazısında kendini yorgun hisseden, unutkanlık yaşayan, uykusuzluk ve stres problemi olan kişi ve kişilerin hangi çeşit mağnezyum alması gerektiği ile ilgili bilgiler verdi.
 

Bu belirtilere dikkat, magnezyum eksikliğiniz olabilir! Peki hangi magnezyumu kullanmalısınız?

Kıymetli Samsun Kent Haber okuyucuları, öncelikle Türk Milleti’nin kurtuluş meşalesinin yakıldığı ve ilk adımın atıldığı kent olan Samsun’un bir evladı olarak; 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nızı tebrik ederim. Bu vesileyle başta büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Kurtuluş Savaşı’nda yitirdiğimiz şehitlerimize Yüce Allah’tan rahmet dilerim. Böylesine önemli bir günde, kaleme aldığım bu yazımda; sizlerle sağlık konularına dair fikirlerimi ve tavsiyelerimi paylaşmak istiyorum. 

Yaz aylarına doğru ilerlediğimiz bir dönemdeyiz ve üniversitede derslerin sonlarına gelmiş bulunmaktayız. Öğrencilerimle ders aralarında yaptığım sohbetlerde, sağlıkla ilgili bazı konularda ortak şikayetlerinin olduğuna şahit oldum ve gerekli bilgilendirmeyi onlara yaptım. Henüz 20’li yaşların başlarında olan gençlerde bazı ortak sağlık problemlerinin sıklığı beni şaşırttı. Benim gibi 40 yaş ve üstü bireylerde bazı sağlık problemlerinin görülme sıklığının daha fazla düzeyde olduğu malumunuz. Dolayısıyla bu yazıyı öğrencilerimle paylaştığım bilgileri herkesin anlayabileceği tarzda sizlerin de istifadesine sunmak gayesiyle kaleme almış bulunmaktayım.

Bir sınıfta veya herhangi bir toplulukta rastgele bir tarama yapılsa B12 vitamini, D vitamini, demir ve folik asit eksikliği olan bireyler mutlaka çıkar. Günümüz toplumunda maalesef bu tür eksiklikler gerek hayat tarzından gerekse beslenme alışkanlıklarından dolayı oldukça artmış durumda. 

Bir de magnezyum meselesi var ki o da sağlıkla ilgili birçok şikayetlerimizin altında yatan en önemli sebeplerden birisi aslında. “Peki, nedir o şikayetler?” diye merak edebilirsiniz. Hemen söyleyeyim: sürekli yorgun hissediyorsanız, kas zayıflığı, uyuşma, kas ağrılarınız veya kramplar varsa, uyku problemleriniz varsa, uyandığınızda kendinizi dinlenmiş hissetmiyorsanız, unutkanlık ve konsantrasyon güçlüğü yaşıyorsanız, kendinizi stresli veya gergin hissediyorsanız, kabızlık ve gaz gibi sindirim sistemi problemleriniz oluyorsa, baş ağrısı ve tansiyon problemleriniz veya bu belirtilere benzer şikayetleriniz varsa, magnezyum takviyesi almanız gerekebilir. 

Bununla birlikte, bu belirtiler birçok hastalıkla da ilişkili olduğu için magnezyum kullanmanıza rağmen geçmiyorsa mutlaka bir doktor muayenesinden geçmenizi önemle öneririm.

Yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişmekle birlikte günlük en az 300 miligram magnezyum almamız gerekmektedir. Dolayıyla eğer bu düzeyde magnezyum alamıyorsanız zaten vücudunuzda otomatikman magnezyum eksikliği var demektir. Bununla birlikte, bir doktor kontrolünde magnezyum eksikliği tanısı veya magnezyum kullanımına dair bir yönlendirme en doğru olanıdır fakat bu konuda bilinçli olmamız gerekmektedir. Bu yazıyı kaleme almamın temel sebebi de budur.

Doğal olarak “hangi konularda bilinçli olmalıyız” diyorsanız, sizlere cevabım; magnezyumun farklı formları olduğu ve şikayetlerinize göre kullanmanız gereken magnezyumun hangisinin olması gerektiği konusunda fikir sahibi olmanızdır çünkü doktorunuz tarafından yazılacak reçete tek bir magnezyum formuna yöneliktir. Bunun sebebi de SGK’nın yani Sosyal Güvenlik Kurumunun ilaç ödeme listesinde “Magnezyum Oksit” ile “Magnezyum Sülfat” ve benzer içerikteki formlar yer almaktadır. Dolayısıyla önereceğim magnezyum formları maalesef SGK ödeme listesinde olmadığından dolayı parayla almanız gerekmektedir. Yani doktorunuz reçeteye yazsa bile bunları şimdilik devlet karşılamıyor.

Evet, en önemli hususa geldik; ne tür şikayetlerimiz var ve magnezyumun hangi formlarını kullanmalıyız? Nitekim çok sayıda magnezyum formları var ve bunları eczanelerden temin edebilmektesiniz. Yeter ki vücudunuzun hangi magnezyum formuna ihtiyacı olduğunu biliniz. İşte bunun için sizlere magnezyum formlarını ve hangi rahatsızlıklara iyi geldiğini açıklıyorum.

Magnezyum Glisinat: Uyku sorunları, kronik stres, anksiyete (endişe/kaygı bozukluğu) ve sakinleşme ihtiyacı durumlarında tercih edilmelidir. Kadınlarda adet dönemi sıkıntıları ve sancıları için de kullanılabilmektedir. Magnezyum Biglisinat formu da aynı etkilere sahiptir ve son zamanlarda oldukça popülerdir. Bu iki form da özellikle uyku problemleri ve stresi azaltmak için tercih edilebilir. Bu sebeple, genellikle akşam yatmadan önce alınmaları gerekmektedir.

Magnezyum Sitrat: Kas ağrıları, kas krampları, tekrarlayan kas spazmları, kronik kabızlık halleri gibi durumlarda öncelikle tercih edilecek magnezyum formudur. Ayrıca kadınlarda adet sancıları için de kullanılabilmektedir.

Magnezyum Malat: Kronik yorgunluk, fibromiyalji ağrıları, kronikleşmiş kas ağrıları, depresif ruh halleri ve benzeri sorunlarda tercih edilebilir.

Magnezyum L-Treonat: Bu form diğerlerinden farklı olarak, beyne kolayca geçebilmekte ve böylece hafızayı güçlendirici etki oluşturmaktadır. Hafızayı kuvvetlendirici etkisinin yanı sıra hafif/orta derecedeki bilişsel kayıplarla mücadelede, depresyon ve kronik yorgunluğu engellemede, stresi dengelemede de etkileri bulunmaktadır.

Magnezyum Taurat: Hem magnezyum hem de taurin amino asidi, kalp fonksiyonlarını destekleyici rollere sahiptir. Ayrıca insülin direncini azaltmada faydalı olduğu belirtilmektedir. Bu form özellikle kalp sağlığını desteklemek için önemlidir. Hipertansiyon için de faydalı etkileri olduğu belirlenmiştir. Kalp ritim bozuklukları ve genel kalp sağlığı için bu form öne çıkmaktadır.

Magnezyum Orotat: Kalp kaslarını güçlendirmekte, kalp ve dolaşım sistemini destekleyip yorgunluk ile mücadele etmede etkilidir. Enerji metabolizması ve kalp kası (miyokard) fonksiyonları için bu form tercih edilebilir.
Vücudumuz için o denli önemli olan bu magnezyum formlarını SGK’nın ödemediğini tekrar belirtmek isterim. Peki, SGK’nın ödedikleri formlar hangileri ve etkileri neler? Klasik magnezyum formlarına da bir göz atalım:

Magnezyum Oksit: Magnezyum oranı yüksek, ancak emilim oranı düşüktür. Kabızlık ve mide şikâyetlerine iyi gelir. Dolayısıyla magnezyum eksikliği olanlarda ishal yapıcı etkisinden başka bir önemi yoktur. SGK tarafından ücreti karşılanmaktadır.

Magnezyum Sülfat: Bu form genellikle damar içi uygulamalarda kullanılır, ağız yolu ile kullanılmaz. Cilt yoluyla bir miktar emilimi olduğu için topikal (deri yoluyla) olarak da kullanılabilen bu form Epsom tuzu olarak da bilinmektedir. Kas gevşetici (banyo tuzu) olarak veya gebelik döneminde preeklampsi/eklampsi (nörolojik ve hipertansiyonla ilişkili bozukluklar) tedavisi için damar içi olarak kullanılmaktadır. Oral yolla yani ağızdan kullanılmamalıdır aksi taktirde şiddetli ishale yol açabilir. SGK tarafından ücreti karşılanmaktadır.
Şimdi daha iyi anlaşılması için yazdıklarımızı bir özetleyelim:

Uykusuzluk veya stres probleminiz mi var? O zaman Magnezyum Glisinat veya Magnezyum Biglisinat kullanmalısınız.

Kaslarınızla ilgili şikayetleriniz mi var? O zaman Magnezyum Sitrat iyi bir tercih olacaktır.

Yorgun mu hissediyorsunuz? O zaman Magnezyum Malat formu size iyi gelebilir.

Kalbinizi desteklemek mi istiyorsunuz? O zaman Magnezyum Taurat formunu veya Magnezyum Orotat formunu tercih edebilirsiniz.

Unutkanlık mı yaşıyorsunuz? O zaman Magnezyum L-Treonat formunu denemelisiniz.

Kabızlık mı yaşıyorsunuz? O zaman Mahnezyum Oksit veya Magnezyum Sitrat formunu kullanmalısınız.

Sanırım şimdi “magnezyum kullanımı konusunda bilinçli olmalıyız” derken neyi kast ettiğimi daha iyi anlamışsınızdır. Umarım yakın zamanda SGK’nın karşıladığı magnezyum formlarının sayısı artar. Aksi takdirde reçeteye yazdırıp SGK tarafından karşılanan bir magnezyum ilacı alayım derseniz, kabızlık şikayetinize çözüm bulabilirsiniz fakat diğer şikayetleriniz öylece kalacaktır. Eğer kabızlığınız yoksa durduk yere ishal olmanız kaçınılmazdır. Bu da bir nevi kaş yapayım derken göz çıkartmak gibi bir durum olacaktır. 

Bu tür sağlıkla ilgili yazılarımı, ilgi oldukça, belli periyotlarda sürdürmek niyetindeyim. Umarım yazdığım bilgilerin faydasını görürsünüz. Herkese bir sonraki yazımda buluşmak üzere sağlıklı günler dilerim.