12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası cezaevlerinde işkence gören Samsunlu sağcı, solcu ve ülkücüler, uğradıkları insanlık dışı işkenceleri unutamıyor.
Samsun'da 12 Eylül 1980 askeri darbe sürecini yaşayan ve cezaevlerine konulan sağcı, solcu ve ülkücüler, ülke için kabus dolu o günlerin başlangıcı olan 12 Eylül'e aradan geçen 37 yıla rağmen hala dün gibi hatırlıyor.
Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren'in komutasında gerçekleşen 12 Eylül 1980 darbesi, Samsun'da bir çok kişinin cezaevlerinde işkence gördüğü, hatta öldüğü bir süreç oldu. 12 Eylül askeri darbesinin 37'inci yıl dönümünde dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, işkence ve zulümlerle geçen 12 Eylül süreci ile ilgili yıllar sonra, "Bir sağdan bir soldan astık dengeyi sağladık" diyordu.
Samsun'da 12 Eylül 1980 darbe sürecini yaşayan ülkücülerden olan Şaban Kılıç, sanatçı Ozan Arif, Ahmet Yılmaz'da cezaevlerinde işkence gören isimler arasında yer alıyordu. Aynı şekilde o yıllarda sol siyasi görüşe sahip Suat Baysal'da inanılmaz işkencelere maruz kalmıştı. Samsun'un Bafra ilçesi doğumlu Hüseyin Kurumahmutoğlu'da 12 Eylül sürecinde cezaevinde ölen-öldürülen isimler arasındaydı.
KEMAL VEHBİ GÜL GÖREVDEN ALINDI
Kenan Evren'in komutasında gerçekleşen 12 Eylül darbesi sonrası Samsun Belediye Başkanlığı görevini yürüten Kemal Vehbi Gül, askeri yönetim tarafından görevinden alındı. Kemal Vehbi Gül'ün yerine ise 13 Eylül 1980 tarihinde Albay Halit Kahraman atandı.
65 GÜN İŞKENCE YAPILDI
Samsun'da yaşayan Suat Baysal, 12 Eylül 1980 darbesinde Dev-Sol davası kapsamında 11 yıl cezaevlerinde kalmış, iki kez ise idam cezası almıştı. Suat Baysal o yılları anlatırken uğradığı işkenceleri ise şöyle anlatıyordu.
"12 Eylül askeri darbesi olduktan sonra bu darbeden kimse kurtulamadı. Darbe sağcı, solcu, ülkücü ve Kürtçü demeden herkesin üzerinden balyoz gibi geçti. Bu darbenin en büyük mağdurlarından biri de darbe öncesi sol görüşü savunanlardı. Darbeyi yapan generaller, solun ne kadar önde gelen ismi varsa hepsini derdest ederek günlerce işkenceler yaptılar. Ben 12 Eylül darbesi olmadan önce devrimciydim. Samsunda yaşıyordum. Darbe olduğunda Samsun'da gözaltına alındım. 65 gün boyunca gözaltında tutularak işkenceye maruz kaldım. Bu gözaltı süresinin 1.5 ayını hücrede geçirdim. Burada önce Samsun Askeri Cezaevi, sonra Amasya Cezaevi ve Erzincan'da 3 ayrı cezaevinde kaldım. O tarihte ağır hakaretler, işkenceler ve saldırılara maruz kaldık. Askerlerin temel amacı bizi askerleştirmekti. Bizi kimliksizleştirerek, askerler gibi davranmamız için çalışıyorlardı. İnsanlık dışı bir yaşam tarzına maruz kaldık. Tek tip elbise giydiriliyor. Onlar gibi içtimaya çıkarılıyorduk. Amaç bizi askerleştirmek, onursuzlaştırmak, içi boşaltılmış, kimliğinden uzaklaşlaşmış kişiler olmamız için böyle yapılıyordu.”
İKİ KEZ İDAM CEZASI ALDIM
“Gözaltından sonra yargılanmalarımız devam etti. Darbeden hemen sonra gözaltına alındım ancak Temmuz 1991 tarihinde cezaevinden çıktım. İdamla yargılandım. İki kez idam cezası aldım. Ancak idam kalktığı için müebbet cezası aldım. Temmuz 1991 yılında şartlı salıverme ile özgür hayata döndüm. Cezaevinden çıktıktan sonra hayatımın her bölümünde 12 Eylül faşist darbesine karşı demokrasi, özgürlük ve eşitlik için her yerde çalıştım.” Cezaevinde ağır işkencelere maruz kaldıklarını dile getiren Suat Baysal, “Toplu halde dövüyorlar, sürgün ediyorlardı. Hücrelere gönderiyorlardı. Burada zindanlar vardı. Prangalar vardı. Zindanlarda karanlık ve havasız bir şekilde orada tutuluyorduk. Haftalarca günlerce orada kalıyorduk. Cezaların bir mantığı da yoktu. Eğer istediğimiz gibi davranmazsak bu cezalar yeterliydi. Mesela komutanım demediğimiz zaman günlerce zindana gönderilirdik. Askeri kişiliği kabul etmediğimiz için günlerce bu işkencelere maruz kaldık" sözleriyle o günleri anlattı.
YÜZÜME AT TORBASI GEÇİREREK İŞKENCE YAPTILAR
12 Eylül sürecinde hakim karşısına çıkmadan yargılanan bir çok kişinin olduğunu kaydeden Suat Baysal, cezaevlerinde açlıktan ve dayaktan yanında ölenlerinde olduğunu belirtti. 12 Eylül 1980 darbe sürecinde cezaevlerinde gördükleri işkenceleri de anlatan Suat Baysal, "Gözlerimiz bağlı şekilde saatlerce demir sandalyelerde oturuluyorduk. Oturup kakmamız çok sert komutlar ve küfürlerle gerçekleştiriliyordu. Bulunduğumuz yerde devamlı canhıraş çığlıklar, inlemeler, dayak ve küfür sesleri duyuluyordu. Sonradan bu seslerin, o sırada aynı binada işkence gören insanlar olduğunu anladık. Cezaevinde 65 gün boyunca yüzüme geçirilen at torbası ile işkence gördüm. İşkence bitip hücreden çıkartıldım. At torbasını başımdan çıkardılar." dedi.
ÜLKÜCÜ HÜSEYİN KURUMAHMUTOĞLU SABAH NAMAZINDA ÖLDÜRÜLDÜ
Samsun'un Bafra ilçesi doğumlu ülkücü Hüseyin Kurumahmutoğlu'da 12 Eylül 1980 darbe sürecinde cezaevine girdiğinde 17 yaşındaydı. 1980 darbesi sonrası cezaevine konulan Hüseyin Kurumahmutoğlu, 14 Temmuz 1987 tarihinde cezaevinde sabah namazı kıldığı esnada boynuna aldığı dipçik darbesiyle hayatını kaybetti.
OZAN ARİF 190 SENE İLE YARGILANDI
Yine Samsunlu sanatçı ve ülkücü Ozan Arif'de 12 Eylül askeri darbe döneminde 190 yıl ile yargılanan isimler arasındaydı. Ozan Arif, bu nedenle o yıllarda ailesini ve çocuklarını geride bırakarak Alman'ya ya giderken 11 yıllık sürgün hayatının ardından ülkesine dönebildi.
Samsun'da ülkücü kimliği ile bilinen ve Yusufiyeli Ülkücüler Teşkilat Genel Başkanı Ahmet Yılmaz'da 12 Eylül sürecinde 10 yıl cezaevinde yatıp, işkence gören isimler arasındaydı.
SamsunKentHaber