Dünyagöz Samsun Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, 50 yaş üzeri bireylerde görülen sarı nokta hastalığında erken teşhisin önemli olduğunu açıklayarak, sarı nokta hastalığının tedavisi ile ilgili bilgiler verdi.
Dünyagöz Samsun Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, görme kaybına neden olan sarı nokta hastalığı ile ilgili bilinmesi gerekenler ve hastalığın tedavi yöntemleri ile ilgili açıklamalarda bulundu.Sarı nokta hastalığının 50 yaş üzeri bireylerde sık görüldüğüne dikkati çeken Dünyagöz Samsun Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, söz konusu hastalığın tedavi edilmemesi durumunda kalıcı görme kaybına neden olabileceğine dikkati çekti. Sarı nokta hastalığının ülkemizde oldukça sık görülen bir hastalık olduğunu kaydeden Sakoğlu, sarı nokta hastalığının belirti ve tedavi yöntemlerine dair verdiği bilgide sarı nokta hastalığından korunmak için gözlük kullanımının ve tüketilen gıdaların önemli olduğunu söyledi.
Sarı nokta hastalığının ‘makula’ adı verilen görme noktasında ortaya çıkan ve merkezi görmeyi bozan bir hastalık olduğunu dile getiren Dünyagöz Samsun Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, "Daha çok 50 yaşın üzerindeki hastalarda görülür ve görülme sıklığı 50 yaş sonrası her 10 senede bir artar. Merkezi görme kaybı şikayeti ile doktora başvuran hastaların yüzde 80’ine makula dejenerasyonu (sarı nokta) teşhisi konulmaktadır" dedi. Belirtileri; merkezi görme kaybı, renklerin soluk görülmesi, düz çizgilerde eğrilik
Dr. Sakoğlu, sarı nokta hastalığının belirtilerini ise şu şekilde sıraladı: "Merkezi görme kaybı sarı nokta hastalığının en önemli belirtilerinden birisidir. Bunun yanında kişinin baktığı bölgedeki yeri net görememesi, renkleri soluk görmesi, baktığı bölgede karanlık alanlar görmesi, düz çizgilerde eğrilik veya yamulma görülmesi bu hastalığın belirtileridir. Hastalığın ilerlediği durumlarda ciddi görme kayıpları yaşanabilir. Bu kişiler kendi yemeklerini yiyemez hale gelebilmekte, okuma ve yakın görmede ciddi problemler yaşamaktadır."

Kuru tip ve yaş tip olarak ikiye ayrılan sarı nokta hastalığında en fazla kuru tipin görüldüğünü söyleyen Göz Hastalıkları Uzmanı Ali Tarık Sakoğlu, “Kuru tip, görme noktasında hücre kaybına yol açtığı için kişinin önce görme kalitesi bozuluyor, sonra merkezi görmede bulanıklıklar ve alan kayıpları başlıyor. Hücre kaybı artmaya devam ettikçe bu durum görme kaybına kadar gidiyor. Yaş tip ise, retina altı tabakasında oluşan kanama ve ödem nedeniyle meydana geliyor. Bu daha ciddi görme kayıplarına sebep olmakla birlikte, kuru tipe göre daha az sıklıkla görülüyor. 50 yaş sonrası yıllık düzenli göz kontrolleri sayesinde bu hastalığın erken teşhis edilmesi mümkün oluyor. Erken teşhis hastalığın ilerlemeden tedavi edilmesine imkan sağlıyor” diye konuştu.Sigara kullanımı ve obezite hastalığa neden olabiliyor
Yaş ve genetik faktörlerin yanında sigara kullanımı, kardiyovasküler hastalıklar, obezite ve uzun süre ultraviyole ışınlarına maruz kalmanın sarı nokta hastalığına neden olan risk faktörleri olduğunu belirten Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, “yaş ve genetik faktörleri değiştiremiyoruz ancak Sarı nokta hastası eğer obez ise mutlaka kilo vermesi, kardiyovasküler hastalığı varsa bu hastalıkların tedavi edilmesi, kişi sigara kullanıyorsa mutlaka sigarayı bırakması gibi bir dizi önlemler almasını istiyoruz. Ayrıca, özel ultraviyole filtreli güneş gözlükleri kullanmasını tavsiye ediyoruz” şeklinde tavsiyelerini sıraladı.Hastalığın ilerlemesi yavaşlatılıyor
Sarı nokta hastalığının tam olarak tedavi edilebilen bir hastalık olmadığını kaydeden Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, “Yaptığımız tedaviler, süreci yavaşlatan tedavi yöntemleridir. Kuru tip sarı nokta teşhisinde, kişinin antioksidan, vitamin, mineral, protein ve omega3 içeren besin takviyelerine başlaması, süreci yavaşlatabilmektedir. Yaş tip teşhisinde ise, kişide kanama ve ödem olduysa, o zaman Vasküler Endotelyal Büyüme Faktörü İnhibitörlerini, göz içi enjeksiyonları şeklinde uygulayarak tedavi ediyoruz. Bu tedavi yöntemi ile kanama ve ödemi baskılıyoruz. Erken teşhis edilirse enjeksiyon tedavisiyle görme seviyesinde artış sağlayabiliyoruz” dedi. Takip sıklığı hastalığın gidişatına göre değişiyor
Sarı nokta hastalarına önerilerini sıralayan Op. Dr. Ali Tarık Sakoğlu, “Sarı nokta hastalığı teşhisi almış bir kişi kuru tip ve stabil ise altı ayda bir kontrol edilir. Kişinin hastalığı yaş tip ise ve başka bir risk faktörü varsa doktorun belirlediği sıklıkta takibi yapılır. Hastalığın gidişatına göre takip sıklığı değişebilir.50 yaş üstü kişilerin göz muayenesinde sarı nokta takibi yapılması ve retina kontrol edilmesi gerekir. Bunun dışında kuru tiple takip edilen sarı nokta hastalarının, ‘Nasıl olsa ben kuru tipim, yaş tip değilse bir şey olmaz’ düşüncesi ile takibi bırakmaması gerekir çünkü kuru tip başlayan sarı nokta hastalarının bir kısmı zamanla yaş tipe dönebilmektedir” uyarısında bulundu.Güneş gözlüğü ve beslenme önemli
Ultraviyole filtreli güneş gözlüğü kullanımının sarı nokta hastalığındaki önemine de değinen Op. Dr. Sakoğlu, “İleri yaşlarda genellikle colormatik adı verilen camlardan oluşan gözlükler kullanılıyor. Günümüzde bu camların ultraviyole filtreli olanları var ama eski tip gözlüklerde ultraviyole filtreli olmayan, koyu camlı gözlük kullanımı fazlaydı. Eğer koyu renkli cam kullanırsa, normalde ışığa karşı küçülen gözbebeği, karanlık bir camın arkasında genişler, güneşin zararlı ışınları gözbebeği geniş olduğu için tamamen retinaya geçer. Bu da sarı nokta hastalığında risk faktörüne neden olur. Bu nedenle gözlük kullanımında camların mutlaka ultraviyole filtreli olmasına dikkat edilmelidir. Bununla birlikte, “tüketilen gıdalara da dikkat etmek gerekiyor. Yeşil sebzeler, omega3 içeren besinlerin tüketilmesi lazım. En önemlisi de sigara kullanımının olmaması, kilo kontrolünün sağlanması gerekir” dedi.