Samsun'da CHP'liler, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nin Çarşamba ilçesinde bulunan Mustafa Güneşdoğdu Kampüsü-Ali Fuat Başgil Hukuk Fakültesi önünde toplanarak, Ekrem İmamoğlu'nun üniversite diplomasını iptal ettiren raporda imzası olan Prof.Dr. Fethi Gedikli'yi kente davat eden Ondokuz Mayıs Üniversitesini protesto etti.
Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi kuruluşunun 50. yılı etkinleki için İstanbul Üniversitesi'nden Prof.Dr. Fethi Gedikli'yi konuşması olarak Samsun'a davet etti. Ali Fuat Başgil Hukuk Fakültesinde öğrencilere hukuk konferansı verecek olan Fethi Gedikli'nin bu programı dün, CHP kanadından gelen tepkiler üzerine iptal edildi. CHP Samsun İl ve İlçe Teşkilatı üyeleri ve meclis üyeleri ise bugün Ali Fuat Başgil Hukuk Fakültesi önüne giderek, Ondokuz Mayıs Üniversitesi'ne Ekrem İmamoğlu'nun diplomasını iptal ettiren heyetin içinde yer alan Fethi Gedikli'den dolayı tepki gösterdi.

Yapılan açıklamada, "Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edildiği 19 Mart Darbe Girişiminde yer alan Fethi Gedikli'nin, burada Hukuk Fakültesi öğrencilerine hitap edeceği bir etkinlik planlanmıştı. Ancak edindiğimiz bilgilere göre, kamuoyunun haklı tepkileri sonucunda, Gedikli’nin rahatsızlığı gerekçesiyle programa katılmayacağını öğrenmiş bulunuyoruz. Fethi Gedikli toplumsal muhalefetin gücünden korkarak toplum önüne çıkamamıştır. Bu örnekte olduğu gibi, gelecekte de sivil darbecileri halkın içinde gezemeyecek hale getireceğimizi buradan açıkça ilan ediyoruz. Çünkü bu halk, iradesine sahip çıkıyor. Çünkü bu gençlik, karanlığa teslim olmuyor. Üniversiteler; gençlerin özgürce düşünebildiği, adalet ve eşitlik ideallerinin beslendiği kurumlardır. Bu nedenle siyasi saiklerle hareket edenlerin değil, liyakat ve toplumsal sorumluluk taşıyan bireylerin söz sahibi olması gerektiğini savunuyoruz" denildi.
Fethi Gedikli örneği, demokrasinin kazanımlarının tesadüfi olmadığını, sürekli bir mücadele gerektirdiğini hatırlatıyor. Gençlerin, aydınların ve tüm demokrasi güçlerinin bu tür girişimlere karşı ortak duruş sergilemesi hayati önem taşır. "Üniversiteler, karanlığın değil, aydınlığın kalesidir. Gedikli'nin geri adım atması, halkın ve gençliğin demokrasiye olan inancının zaferidir. Bu mücadele, Türkiye'nin geleceği için sürdürülecektir." Bu süreçte, hukukun üstünlüğünü savunan, liyakati önceleyen ve darbeci zihniyetle yüzleşmekten kaçınmayan bir siyasi anlayışın inşası için mücadele etmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.
Üniversiteler, bilimin, eleştirel düşüncenin ve özgürlükçü değerlerin yeşerdiği kurumlar olmalıdır. Ancak Fethi Gedikli gibi, hukukun araçsallaştırılmasında rol almış bir ismin akademik platformda söz sahibi olmaya çalışması, üniversitelerin siyasi manipülasyona açık hale getirilmesi riskini doğurur. Gençlerimiz, geçmişin hatalarından ders alarak demokrasiye sahip çıkmalıdır.Gedikli'nin "rahatsızlık" gerekçesiyle programı iptal etmesi, aslında halkın ve gençliğin tepkisinden çekindiğini gösteriyor. Bu durum, sivil itaatsizliğin ve demokratik tepkinin ne denli etkili olduğunu kanıtlıyor. Toplum, hukukun üstünlüğünü ihlal edenlere meydan okumaya devam edecektir.AKP-MHP iktidarı, 15 Temmuz'u "milli iradeye darbe" olarak lanetlerken, kendi dönemlerinde benzer antidemokratik uygulamalara imza atanları korumaya devam ediyor. Gedikli'nin üniversitede konuşma yapma girişimi, iktidarın darbeci zihniyetle yüzleşmek yerine onu araçsallaştırdığının bir göstergesidir
Ekrem İmamoğlu'nun diplomasının iptal edilmesi sürecinde rol oynayan Fethi Gedikli'nin üniversite etkinliğinden çekilmek zorunda kalması, demokrasi mücadelesinde halk iradesinin ne denli güçlü olduğunu bir kez daha göstermiştir. Bu gelişme, sivil darbeci zihniyetin toplum nezdinde meşruiyetinin olmadığının ve halkın demokrasiye sahip çıkma kararlılığının somut bir kanıtıdır.Fethi Gedikli gibi isimler, hukukun siyasallaştırıldığı dönemin karanlık figürleri olarak hafızalarda yer etmiştir. İstanbul Üniversitesi'nde konuşma yapma girişiminin halk tepkisiyle engellenmesi, sivil toplumun antidemokratik odaklara geçit vermeyeceğinin açık bir mesajıdır. Türkiye, 15 Temmuz'dan bu yana darbeci zihniyetle mücadelede önemli adımlar atmıştır; ancak Gedikli örneği gösteriyor ki, bu zihniyetin kalıntılarıyla mücadele devam etmelidir.
gerçek anlamda ilk defa sivil darbe gerçekleşmiştir. cumhurbaşkanı adayı olacağını açıklayan popüler bir şahsa yapılanlar halkın iradesine zincir vurmaktır. erdoğan'ı bu zamana kadar muhaliflerin gözünde de olsa meşru kılan seçimleri sandıkta kazanmasıdır. ama şimdi kaybedeceğini anladığında ele geçirilen yargı ve idare düzeni çalıştırarak seçime girmesini engellemek darbenin alasıdır. erdoğan'ın kişisel tarihinde bir ilk olmuştur ama memleket için hayırlı olmamıştır.
açıkçası,diplomanın iptali umurumda değil benim. asıl önemli olan,artık bu ülkede herkesin kazanılmış tüm hakları tehlike altındadır. bu akıl, milleti tehtid eden akla dönüşmüştür. herkesin elinden herşeyi alabilirler. malını,mülkünü,mülkiyet hakkını,seçme hatta seçilme hakkını!
sadece diploma iptali değildir. türkiye cumhuriyeti'nin hem kendi içinde hem de uluslararası arenada itibarsızlaştırılmasıdır. sırf birisi öyle istiyor diye hak, hukuk, adalet ve vicdanın iptalidir.
iyi de kardeşim, 2 senedir yabancı yatırımcıyı getiremiyor adam, hatta geçen yaz bu yüzden istifa etmek istediği söylentileri bi anda patlak verince piyasa aynen böyle tepe taklak olmuştu. şimdi yine aynı durum. bunları düşünmüyor mu bu hükümet? - düşünmüyor. bu sabah gözaltına alma süreci öncesi muhtemelen tüm hazırlıklar yapıldı. tüm yandaşlar olayın öncesindeki bir kaç günde borsadan çekildi ve dolar ile altına yatırım yaptılar. ve bugün bildiğin piyasayı silkelediler. - düşünüyor olsaydı, önce bi kaç hafta tüm iddiaları milletin ağzında sakız yapardın. pkk'lıları istihdam mı ediyor? ifşa edersin bu kişileri, haklarındaki kabahatleri dökersin ortaya, şehit ailelerini toplarsın ibb önüne ve eylem yaptırırsın, adamın itibarını iyice zayıflatırsın, millet kanıksar ve öyle göz altına alırsın. kimseye de bir laf demek düşmezdi.
hükümet de sanki çok temiz bir geçmişe sahipmiş gibi hareket ediyor. yargıya müdahale etmediğini iddia ediyor. göz altına alma olayı neden yıllarca erteleniyor? adam diplomayı alalı 34 yıl olmuş. fellik fellik açık arandı da yeni mi bulundu acaba? - bunların başına geleceğini bir kaç yıldır bilen imamoğlu hep cumhurbaşkanlığına oynuyor. toplumu olabildiğince arkasına topluyor ki "adam mağdur, önünü kestiler" densin diye. başarıyor da. suçlu olup olmaması kimsenin umurunda değil. hiç sevmem bu adamı. mansur yavaş daha güvendiğim biri ama çok pasif, neyse. - göz altına alma olayı öyle gümbürtüyle icra ediliyor ki, ekonomik göstergeler hükümetin hiç umurunda değilmiş gibi sanki! 15 aydır frenlenen dolar, sıçrayışa geçti. muhtemelen imamoğlu sorumlu tutulacak bu durumdan. bugün düşündüm şimşek mcqueen "yeter ulan ne biçim ülke burası!" deyip istifa etse bu olayların üstüne, ekonomi bi de oradan darbe yerdi. dolar 50 tl olurdu. ama bi dk! bu olacaklardan muhtemelen haberi vardı. mehmet ş
19 mart 2025 tarihini millet adına utandığım bir tarih olarak hatırlayacağım. madde madde tahlil yazmak istiyorum. - son 2 seçimde üst üste belediye başkanı seçilen bir zatın 34 yıl önce aldığı diplomasında usulsüzlük tespit ediliyor ve göz altına alınıyor. adamın yatay geçişi düpedüz usulsüzlük örneği. - bunun ayak sesleri 2 yıl öncesinde gelmeye başlamıştı. imamoğlu hakkında bazı iddialar ve davalar vardı. zaten hdp (ya da neyse işte) belediye başkanları bir bir içeri alınıyordu. ama haklı gerekçelerle. bu durum toplumda çok tepki çekmiyordu bu nedenle. ne de olsa hdpliydiler. - bugün yaşanan gözaltı olayları ve servis edilen iddialar, piyasaları allak bullak etti. siyasi arenada yaşanan şoklar önce ve en çok hep borsayı vuruyor. borsada hisselerini satan insanlar krizin parlayanı dolar ve altına hücum ediyor. - ekrem imamoğlu hakkındaki suçlamaların hiç biri gerçek değilmiş gibi, siyaset dünyasından toplumun bütün katmanlarına, muhalefet seçmenleri ekrem imamoğlu'dan yana tavır
3. zamanaşımı ilkesi hukukta idari işlemlerin iptali için bir süre sınırı vardır. genellikle 5 yıl içinde idare, yaptığı hatalı işlemi geri alabilir. 30 yıl sonra böyle bir işlem yapılması açıkça hukuka aykırıdır. bu nedenle, zamanaşımı dolmuş bir işlemin iptali mümkün olmamalıdır. kararım: diplomalar iptal edilemez
eğer bu davanın hakimi olsaydım, şu prensipleri göz önünde bulundurarak karar verirdim: 1. idarenin kusuru ve sorumluluğu türkiye’deki üniversitenin idari hata yaptığı açık. çünkü yatay geçiş başvurularını kabul ederken, başvuran üniversitenin uygun olup olmadığını denetleme yükümlülüğü kendisine aittir. bu denetimi yapmadan öğrencileri kabul etmişse, sorumluluk öğrencilere değil, üniversiteye aittir. 2. öğrencilerin iyi niyeti ve kazanılmış hakları öğrenciler, üniversitenin kararına güvenerek eğitim almış ve mezun olmuşlar. mezun olduktan sonra diplomalarıyla iş bulmuş, kariyer yapmış olabilirler. 30 yıl sonra bir hata gerekçesiyle diplomaların iptal edilmesi, hukuki güvenlik ilkesine ve kazanılmış haklar ilkesine aykırıdır. eğer bu öğrenciler bilerek ve isteyerek hile yapmadıysa, yani iyi niyetliyse, diplomalarının iptal edilmesini hukuka uygun bulmazdım.
geçmişten gelen yanlışlıklarda böyle kararlar alınabiliyorsa yapılması gereken pek çok iptal daha vardır. sorusu çalınan sınavlar, iptal edilmeli. puanları geçersiz sayılmalı ve o dönemde lise, üniversite kazananların diplomaları, atananların atamaları iptal edilmelidir. imar barışı, başlı başına bir hatadır ve son depremler bunun ne kadar büyük sonuçlar doğuracağını göstermiştir. iptal edilmelidir. yenilenen imar mevzuatı, eski binaların depremler için ne kadar savunmasız olduğunu göstermektedir. eski binaların ruhsatları iptal edilmelidir. ekonomi bakanı eyt'nin ne denli büyük bir yük oluşturduğunu ifade etmiştir. eyt iptal edilmelidir. yine aynı şekilde kur korumalı mevduatın ne kadar büyük bir kayıp getirdiği aşikardır, iptal edilmeli ve ödenen paralar geri alınmalıdır. yapılan pek çok garantili havaalanı, yol, tünel, köprü,baraj vb. ihalelerinde garanti belirlenen sayıların hatalı olduğu aşikardır, iptal edilmelidirler. bu kararın emsal teşkil etmesi dileğimdir.
diploma iptali için dava açılmak isteniyor ama mağdur olan insalara bu hala tebliğ edilmemiş!.. tam 1 ay geçmiş. öyle bir karar ki yazıp da tebliğ de edemiyorlar!.. 1 ay geçmiş bir karar nasıl yazılamaz ya!.. bence alınan kararlar arasında inandırıcılıği hiç olmayan karar bu, 35 yıl önceki diploma iptali! ve bu karar diğer olayların da inandırıcılığını en aza indiriyor. soralım şimdi madem burada hata var, bu hatayı yapan görevliler neden yargılanmıyor!..
ONUÇ: "Diploma Darbe" İddiası Tamamen Asılsız Ekrem İmamoğlu'nun diploması resmi kayıtlarda mevcut ve İstanbul Üniversitesi tarafından onaylanmıştır. Bu iddialar, siyasi rakiplerin karalama kampanyasından ibarettir. "Diploma darbe" söylemi, gerçeklerle bağdaşmayan, kasıtlı bir manipülasyondur. İmamoğlu'nun eğitim durumu hakkında herhangi bir yasal sorun yoktur, bu nedenle bu iddialar tamamen asılsızdır.
Neden "Diploma Darbe" Deniyor? Bu iddialar, 2019 seçimleri öncesinde ve sonrasında İmamoğlu'nu itibarsızlaştırmak amacıyla kullanıldı. Siyasi rakipler, diplomasız olduğunu iddia ederek onu "halk nezdinde küçük düşürme" taktiği izledi. Ancak resmi kurumların ve yargının açıklamaları, bu iddiaların tamamen yalan olduğunu ortaya koydu.
İddia: İmamoğlu hakkında "sahte diploma kullanmak" suçlamasıyla dava açıldığı ve mahkemenin diplomasını iptal ettiği iddia edildi. Gerçekler: Hiçbir mahkeme, İmamoğlu'nun diplomasını geçersiz saymadı. Yargıtay ve İstanbul Üniversitesi kayıtları, diplomanın resmiyetini doğruladı. Bu iddia, tamamen siyasi propaganda amaçlı ortaya atılmış asılsız bir suçlamadır.
İddia: İmamoğlu'nun üniversite kayıtlarının silindiği, bu nedenle diplomasının geçersiz olduğu öne sürüldü. Gerçekler: Bu iddia, 2019 yerel seçimleri sırasında ortaya atıldı ve siyasi bir linç kampanyasına dönüştürüldü. İstanbul Üniversitesi, resmi yazılı açıklamayla İmamoğlu'nun kayıtlarının sistemden silinmediğini, mezuniyet bilgilerinin doğru olduğunu belirtti. Bilgisayar sistemlerindeki teknik bir geçiş sürecinde bazı eski öğrenci kayıtlarının arşivlenmesi, bu iddianın çıkmasına neden oldu. Ancak bu durum, diplomanın geçersiz olduğu anlamına gelmiyor.
Ekrem İmamoğlu, 1994 yılında İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi'nden mezun oldu. Diploması, YÖK (Yükseköğretim Kurulu) ve üniversite kayıtlarında resmi olarak mevcut. İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü, 2019'da yaptığı açıklamada İmamoğlu'nun kayıtlarının ve diplomasının geçerli olduğunu teyit etti. Yargı sürecinde herhangi bir "sahte diploma" suçlaması ispatlanamadı, dolayısıyla bu iddia hukuki bir dayanaktan yoksun kaldı.
AKEPENİN EKREM İMAMOĞLUNUN ÖNÜNÜ KESMEK İÇİN YAPTIĞI DARBE ÜLKEYE 60 MİLYAR DOLARLIK ZARAR VERDİ. TAM 60 MİLYAR DOLAR. ZATEN EKONOMİ BİTMİŞ. ÜSTÜNE SIRF KOLTUK KAYBETMEMEK İÇİN YAPILAN BU DARBE EKONOMİYİ İYİCE ÇIKMAZA SOKTU. ARTIK EVLERDE TENCERE KAYNAMIYOR. TÜRLÜ YALANLARLA YAPILAN BU DARBE GİRİŞİMİ İÇİN 3 TANE NE İDÜĞÜ BELİRSİZ SÖZDE AKADEMİSYEN ATADILAR. ÜLKE NE HALLERE DÜŞÜTÜ. BOP İŞLEMEYE DEVAM EDİYOR.
Kitle müsait, ne kitlersen kitle. Ekrem ve kırk haramileri İstanbul nimet nimet diye milleti haraca bağlar, bu saflar da demokrasicilik oynar. Yersen.
Hırsızı savunan da ***dır. Canan Kaftancıoğlu ne demişti, müteahhitten belediye başkanı mi olur. Olur, olur da baş *** olur. Masak raporunda hiç birşey yokmuş. Yalana bak. Raporda, kaynağı belli olmayan bir gelirle ekremin üç yılda 117 mülk aldığı, üstüne 3 villa ile ***lık pastasına çilek yaptığını söylüyor. Tabii kafa iyi olunca raporu kim okuyacak değil mi?
19 mart darbecilerinin halkın iradesine darbe vurduğu demokrasi tarihimizin kara bir günüdür. masak raporları gizli olmasına karşın her ne hikmetse bu şahıs okumuş yersen tabi :) aya 4 şeritli yol ypılacağına inanan bir kitle işte. milli irade düşmanı darbeci bir zihniyetten ne beklenir. sen o masak raporlarını göstermessen müfterisin vatan hainisin. hadi bakalım hodr, meydan.
ne günlere kaldık, *** için halk yırtınıyor!!! bu kitleye herşey müstehak ama bu toplumda aydın, çağdaş , dürüst teknofest gençliği de var. bunlar yüzü suyu hürmetine sen bizi koru ya Rabbi...
ekrem başkanın neden içeri atıldığı neden milli iradeye kumpas kurularak darbe yapıldığı anlaşıldı. sebeb rant sebep kanalistanbul. herşey ortaya cıktı. takke düştü kel göründü.
milli iradeye vurulan darbeye halk sesini çıkarmaya devam ediyor. darbecileri savunanları aşağıda görüyoruz. adamın o günün şartlarına göre gazete ilanındaki bütün şartları taşıdığı ortaya çıktı. ünv kurulu kararı onaylamayınca hemen el çektirildi. bu kararı onaylayacak akepe militanları hemen onayladı ve mukafatlarını aldı. hak yok adalet yok. umarım aşağıdaki şahıslarında aynı şekilde tüm herşeyine el koyarlar.. ağlamak yok ama sonra.. milli iradeye ciasal islamcıların vurduğu darbe sandıkta karşılığını görecektir. ekrem başkan sandıkta bozguna uğrattığı "ekepelerileri" bir kez daha darmadağın edecektir. yeni cumhurbaşkanımız sayın ekrem imamoğludur ilk seçimde.
Iyide bu program bir yıl öncesinden planlanan bir etkinlik hukuk fakültesinin hukuk profesörünü davet etmesinden doğal bir şey olabilir mi olmaaaz heykeltraş getirse olurdu şaka gibi
Adalet ve eşitlik diyorlar, ama hak etmediği bölüme katakulli giren, hak yiyen, eşitlik ilkesine aykırı davranan birini savunuyorlar. Aboooooooo.
Tabii Cehalet ve Heykel Partisine (CHP) mensup olmak için yasin kadar cahil olmak şart. Adamın dünyadan haberi yok. Sanki başka bir gezegende yaşıyor. Malum kanallar dışında kanallara da arada göz at, belki kapasiten kaldırır, sanmıyorum ya.
bak birader söylediklerinin hepsi yalan. o günün üniversite ilanına bak saydıklarından bir tanesini sağlamadığını gösteremessin bu 1. rte nin diplaması için aynı şeyleri söyleyebilir misin? bu talan düzeni yıkılacak ve sizlerin rant kapıları sonlanacak. bu devirde aldıkalrınızın hepsi devlete geri verilecek. sandık gelsin sonuçlara şaşıracaksınız. milli iradeye vurulan zincir kırılıp atılacaktır. sizin ülkeyi büyük israil projesi için peşkeş çekmenze müsade etmeyeceğiz.
Yasin Eymen kardeş, üniversiteler denk değil bir, iletişim fakültesinden işletme fakültesine geçemezsin iki, isletme yönetimi bölümünden işletme bölümüne geçemezsin üç, 60 ortalama ile yatay geçiş yapamazsın dört, öğrenci kütüğüne denkliği olan Doğu Akdeniz Üniversitesi yaşamazsın beş, parası olmasaydı Kıbrıs'a da gidemezdi altı, ANAP tan siyasi destek olmasaydı geçmezdi yedi. Yeter mi? Ha ingilizce işletme okuyan birinin İngilizcesi huha huha olmaz sekiz.
darbeci biri için çok iddialı sözler söylüyorsun. girişinde tek bir katekulli göstermessen iftiracısın alçaksın.
Bu gençler neyi savunuyor. Üniversiteyi hakkıyla kazanan yüz binlerce gencin hakkını baba parası ve siyasi nüfuz ile çalan bir adamı ancak CHP savunabilirdi. O da oldu. Peki bu gençlere ne oluyor. Bunlar çocuklarına ne diyecekler, çocuğum boş ver çalışmayı, İmamoğlu gibi bir katakulli yaparız ilk binden öğrenci alan bölüme seni yazarız mi diyecekler. Vay anam vay. Kıyamet gerçekten geliyor, haberimiz yok.
s.a. kardeş imamoğlu üniversite okurken arkadaşlarıyla beraber bir fotoğraf koydu buna istinaden sayın cumhurbaşkanımızdan da bir fotoğraf bekliyor halk ki sesler kesilsin
aynı adam farklı yorumlar yapıyor. milletin iradesine yapılan darbeyi savunan biri ancak dikdatörlüklerde olur. adamın masak raporlarında tek bir eksiği yok ama her nasılsa buradakiler iftira atıp rahat rahat gülebiliyorlar. işte bu ahlaksızlık ve millet iradesine vurulan darbe halkta gereken cevabı bulacaktır.
Ben de ucyuz küsur puanla Kıbrıs'ta dandik bir bölümü kazanıp beşyüz küsur puanla İstanbul işletme bölümüne yatay geçiş yapmak istiyorum. Ben de on beş milyon liraya üç adet villa satın almak istiyorum. Ben de delegelere balya halya para dağıtarak cehape genel başkanı olmak istiyorum. Ben de rüşvet, iltimas, kayırma, vs yapıp Atatürk'ün adının arkasına saklanmak istiyorum.
darbecilere bak hele darbeciler. milletin iradesine darbe vuranlar halkın seçimini gasp edenler sağa sola salyalarını akıtıyorlar. darbeciler yani sizler halkın hafızasından çıkmayacaksınız unutmayın. milli iradeye darbe seçilmişi atanışa ezdirmek anca size yakışırdı. hiçbir eksiği olmayan bütün şartları tamamlayan herşeyi tam olan bir diploma zorbalıkla iptal edildi. zaten bu imazıyı atanlar hakkında açılan sorusturmalar ve sayın ekrem imamoğlunu tecrit edip dışarda birşey üretmeye çalışanlar birşey bulamadıkça biz ne yapacagız diye kara kara dusunuyorlar. herşey cok guzel olacak darbeciler hesap verecek.
Merkez bankası bugün diplomanın bedeli olarak faiz artırdı.bu başarıyla gurur duyabilirsin ce.hepe
tam bir cehalet tam bir bilgisizlik. yenilmez başkan ekrem imamoğlunu sandıkta yenemeyip siyasi hırsları ile darbe yapanlar tcmb nin 50 milyar dolar satarak işlem yapmasının sonucunu sayın ekrem beye bağlamak ayrı bir zeka seviyesi gerektirir. milli iradeye vurulan darbe sandıkta sonucunu gorecektir.