Bir sent'den sonra bir 'set' arkasından gelecek yatırım haberine muhtaç duruma düştük farkında mısınız!..
Samsun'un otomotiv imalatı ve matbaacılık sektörünün içinde bulunduğu durumu aktarmak istedim.
Öncelikle ülkemizi ahtapot misali otuz 35 senedir hizmet ve üretim sektörlerinde faaliyet gösteren Çinli firmaların önlenemez yükselişleri ve bizimkilerin içinde bulundukları pürmelal'lerinden bahsetmek istiyorum...
Öyle böyle değil, yemediler içmediler 21.yüzyılın başlarında üretim alanlarında bukalemun gibi her araziye uydular ve sonunda kendilerini dünyaya kabul ettirmeyi başardılar.
İnsan bir madendir; öyleki önce insanına şekil verdiler sonrasında şekle giren insanları madenlerini bile kendilerine benzemekte zorlanmadılar. Mesela Erkek ve bayanlarda aksesuar düşkünlüğü yok denecek kadar azdır.
Örnek vermek gerekirse, ağaç oyma tekniğiyle matbaa baskı makinasını MS.593 yılında, ilk gazete basımı MS 700'de Pekin'de gerçekleşmiş; dokuzuncu yüzyılda baskısı yapılan kitap, Mogao magarasında bulunmuş şimdilerde İngiliz kütüphanesinde sergilenmektedir.
Mahayana Budist sutrası, bilinen en eski kalıp baskı kitaptır. Elmas sutrası " Zihinsel takıntılardan kaçmanın yöntemlerini öğretir,"
Mogao mağaralarında Dunhuang el yazmaları arasında bulunmuş bir Elmas Sutra kopyası 868 tarihine aittir; ve bugün bilinen en eski kalıp baskı kitaptır.
Matbaayı ve kitabı akleden akıl kağıdın nasıl yapılacağını da bilir, değil mi ama...
Bunu da bulmuş set içinde hapsolmuş Çinli, Cai Lun, mahkeme sarayında görevlidir. Ağaç kabuğu ve bez parçalarını ezerek elde ettiği hamuru su ile karıştırarak kağıdı elde ediyor.
Matbaanın babası olarak bilinen Johanes Guttenberg, Rönesans döneminin en büyük icatlarından olan modern, tipo baskı makinasını icat eder 1400'lü yıllarda, bu alanda öncülük yine Çin'den çıkmış anlayacağınız..
Matbaa makinası ve kağıdı icadları Çin settini aşıp fiziki mi, fikri olaraktan mı, Türkiye'yi teğet geçti bilinmez; Almanya ve Polonya gibi geçmiş ve geleceğine sahip çıkan ülkeler daha iyi bilir ancak!
Bizdeki duruma bakalım;
İbrahim Müteferrika ismini bilmeyenimiz yoktur; 1726 yılında Osmanlı hükümetinin destek ve himayelerinde ilk matbaayı kuran dönemin devlet adamı,yayıncı ve aydınlarındandır. Müteferrika kendi evinin alt katında kurduğu matbaa baskı tesisi yerleşkesi aslında, günümüze de yansıdığını ve de benzerlikler taşımadığını söylemekten kendimi alamıyorum..!
Samsun'u yöneten şekil veren veya verdiğini düşündüğümüz kıymetli atanmış ve seçilmişler İlimizin matbaa sektörüyle ne kadar alakadarlar bir sonraki yazımda da konu halkında bilgileri siz kıymetli okurlarımla paylaşacağım...
Kalın sağlıcakla
