Haddimi de kimliğimi de bilerek diyorum ki; Biz kimsenin dini geleneklerine veya ayinlerine karışmayız. Aksine eğer başkasının özgürlüğüne ve inancına müdahale etmiyorsa hoş görürüz.
Yani biz Müslümanlar nasıl Cuma, Ramazan ve Kurban günlerini kutluyorsak; Hristiyanlar da, Yahudiler de, Paganlar da kendi inanışlarını kutlayabilirler.
Toplumların çoğulcu yapısı ve farklı inanç sistemlerinin bir arada var olması, hoşgörü, anlayış ve saygı gerektirir!
Müslümanlar olarak, bu çeşitliliğe saygı duymak ve başkalarının inançlarına hassasiyet göstermek, dinimizin temel prensiplerinden biridir!
Ancak burada en önemli mesele, diğer inanışların kutlamalarına hoşgörü ve hassasiyet gösterirken; Müslümanların kendi duruş ve inançlarının sınırlarını unutmamalarıdır!
Yani bir Müslümanın, diğer dinlerin ritüellerini, ayinlerini veya kutlamalarını, aynı onlar gibi ve aynı amaçlar doğrultusunda yapması, inançlarımız açısından doğru değildir!
Bu tür bir davranış, kişinin kendi inancından taviz vermesi anlamına gelebilir ki, İslam inancına göre bu durum tasvip edilmez.
Sonuç olarak Müslümanlar, hoşgörü ve anlayış çerçevesinde bir duruş sergilerken dini değerlere de sıkı sıkıya sadık kalmalıdır! Bu dengeyi sağladığımız sürece, farklı inançların ve kültürlerin buluştuğu bir dünyada, kendi yerimizi unutmadığımız gibi gelecek nesillerimizi de farklı jenerasyonlarla bir açmazın içerisine düşürmemiş oluruz.
Saygılar efendim..!
Aynen öyle Temel kardeşim. Kalemine sağlık. Müslümanların bozulmaları, yozlaşmaları, pek çok şeyi basite almaları git gide artıyor. Özümüzden git gide kopuyoruz.