Samsun Kent Haber köşe yazarı Recep Söylemez, Samsun'da mali açmaza giren sanayicilerin birer birer konkordato ilan ettiklerini yazdığı köşe yazısında hükümete, "Kriz derinleşiyor. Can suyu lazım" çağrısı yaptı.
'Vay ben battım, batıyorum' diyenlerin, can simidinin yani kurtarıcısının adı Konkordato..!
Bir dalda iki cambaz, biri hükümet edenlerin ekonomiden sorumlu birim ve bireyleri, bir diğeri ise sanayinin ruhunu unutup paradan para kazanmayı meslek gören, sözüm ona faizle nefes alıp veren işverenler..!
Haksızlar demiyorum, şunu yapmasalar diyorum; Sanayi alanlarının tahsisi, ithalat, ihracat ve çok önemlisi, işçi desteğini esirgemeyen hükümet edenlerin verdikleri destekle yetinmeyip, daha fazlasını beklemeseler mesela..!
Ayağını yorganına göre uzat! Kardeşim...
Benzer destekleri alacaksınız, sonra da 'vay ben batıyorum gel teslim al işletmemi. Fabrikamı ve tüm borçları ertele, sen yönet ve öde' diyecek ve kendine 5 yıl tatil programı yap! Yok, öyle yağma Hasan’ın böreği..!
Devlet nasıl ki, personel alacağı zaman, o kişinin yedi ceddini araştırıyorsa, ülkenin kale taşlarından biri de, ben olayım diyeni de araşması gerekir. Her önüne gelene ruhsat, kredi, arsa, personel ve sosyal güvence desteği verirse hazine kendi kalesini nasıl savunacak..?
Düşünmek lazım(!)
Ulusal ve uluslararası ekonomik sarsıntılar sonucu, evdeki hesabı çarşıya uyduramadığımız gibi, eldeki biri nasıl 10 yaparımın hesabını yapmakla meşgulsünüz belki de...
Krizleri fırsata dönüştüren onlarca ülke sayabilirim size; biz neden bunu yapmıyor ya da yapamıyoruz..? Neyimiz eksik?..
Merkez bankası yat, kalk, öl ve yaşa diyor, sanayici uyguluyor; En ufak ihtiyacınızı merkez bankasının para politikaları toplantısından çıkacak açıklamalara göre kurguluyor, yazık ediyorsunuz kendinize ve sorumlu olduğunuz ülkenize...
Niye bu durumdasınız hiç düşündünüz mü? Vergi veriyor, devletin iş yükünü azaltıyor sosyo ekonomik katkılarınız sayesinde, ülke dört dörtlük yaşıyor öyle mi, sanıyorsunuz hayır kardeşim..!
Nasıl olsa bu ülkede son çare iflas kurumu, merhamet abidesi!.. Sevsinler o, kafayı(!)
Yaşam standardı düşük olan çalışanların, hakkını vermedikçe ne ülke ne de sizin kasanız dolmayacak..! Dolsa bile bereketini görmeyecek göremezsiniz!
Ne demişti alemlere rahmet Peygamberimiz Hz. Muhammed "İşçinin teri soğumadan hakkını veriniz"
Güncel ekonomik koşulları gözetmek şartıyla tabi...
Keyfinizin de, paranızın da kahyası sizsiniz!
Bana tavsiye ve tenkit etmek düşer! İflas ediyor veya ettimle paçayı kurtaramazsınız bunu bilesiniz! İğneyi kendinize, çuvaldızı hükmedenler ve çalışana batırmak olmaz..!
Tabi, içlerinde tenzih ettiklerim var elbet; çalışanına devletine hizmet etmekten geri kalmayan, köklü şirketlerimizin sayısı oldukça fazla...
Özellikle içinde bulunduğumuz 2025 yılı, bir önceki yıla oranla bu yılın ilk 4-5'inci aylarında, konkordatoya başvuru sayısında gözle görülür bir artış olması hayli korkutucu. İflas başvurularının sene sonuna kadar artacağını bu durumda tahmin etmek zor değil..!
Başta ekonomi kulvarında büyük çalkantıların yaşandığı şu günlerde, hissetmekle kalmayıp şüphelendiğim sessiz felaketlerin olduğudur. Söylemleri geçtim reel cephe olanların durumu, beni bu düşünceye düşürüyor. İnşallah ben yanılıyorumdur!
Altı 7 yıl öncesinde Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin (Kobi) iflas etmelerine çözüm üretilmek istensede yeterli olmamıştı; Şimdi ise reel sektörün konkordato başvuruları krizin ne kadar derine indiğinin göstergesidir. İlgili birimlerin acil önlem almaları, krize giren büyük şirketlere can suyu vermeleri elzemdir!
Eldeki finansı bu işletmelere vererek, onlara kaynak yaratmaları kaçınılmaz olmuştur. Siyasi ve nüfuzu olanlar değil, gerçek manada işin erbabı olan dededen toruna geçmiş yüzlerce firmanın selameti için, sağlam kale duvarlarını şu zamanda restore etmenin tam da zamanıdır!
Finans merkezlerinde ev araba, kat yat ve tatil için kullandırılmak istenen mevduatın, bu işletmelere kanalize edilmesi elzemdir! Gerçek sanayicimizin şuan size ve alacağınız önlemlere her zamankinden daha fazla ihtiyaçları olduğunu hatırlatırım...
Önlem alınmadığı takdirde!
Sanayilerimizin ve onların gerçek kahramanları olan, asgari ücretlilerimizin de beyaz ve mavi yakalı baş vuracağı konkordato, yani iflas danışma birimine de ihtiyaç olduğunu ayrıca hatırlatmak istedim.
Bu da geçer, evvelallah..