Hayat denen yolculukta ne yaparsan yap, hangi mevki de hangi makamda olursan ol, yeryüzü üzerinde gök kubbe altında kendini nasıl tanımlarsan tanımla hiç önemli değil. İsminden önce kullandığın sıfatların, isminin önündeki unvanlarının hiçbirisi umurumda değil. İster tam yetkili bir valisi ol memleketin, istersen tüm güce sahip Padişahı. Eğer yoksa yürek denen kutsal bir et parçası göğsünün içinde, sen aslında bir hiçsin sevgili insan. Sadece bir hiç. Sakın üzerine alınma buradaki sevgili kelimesi de sana değil Yaratıcımıza olan saygıma. Yaratılanı Yaratandan ötürü sevdiğimiz için.
Benim seni değerlendirmem için tek bir ölçüt var. Yürek mi taşıyorsun bedeninde yoksa taş parçası mı var içinde. Taş yürekli misin yoksa yufka yürekli mi? Bana kendinden önce yüreğinden bahset ey insan! Kalp herkes de var ama yürek bambaşka. Seni insan yapan taşıdığın kalbin değil, onu da anlamlı kılan yüreğindir. İnsan yüreğinden ibarettir çünkü. Yüreğinin genişliği kadar büyük, yüreğinin küçüklüğü kadar da küçüktür.
Hiçbir sıfat yüceltemez insanı güzel yüreği kadar. Ya da hiçbir olumsuz yafta alçaltamaz insanı çirkin yüreği kadar. İnsan olmamızı belirleyen asıl kriterdir tertemiz saf bir yürek.
Dön bak kendine, düşün içinden sessizce. Ne haldesin? Ne kadar büyüksün? Neredesin? Sor kendine. İn kalbinin derinliklerinden git yüreğine doğru, tüm konumlarından, kendini beğenmişliklerinden sıyrılarak çal kapısını. Çıkar üzerindeki egolardan örülmüş kıyafetlerini. Tüm samimiyetinle benle misin yüreğim, bende misin hala diye bir yokla hemen. Nasılsın yüreğimin cevabını al...
Ya içindesin insan olmanın ya da dışındasın insanlığın. Korkma yüreğini yoklamaktan, onunla konuşmaktan, ona anlatıp onu dinlemekten. Utanma içinde taşıdığın bir yürek varsa ona uymaktan, harflerin, kelimelerin, cümlelerin yerine duygularını yüreğinle anlatmaktan.
Şu hayatta akıldan konuşanlar değil yüreğinden konuşanlar kalıcı olur. Akıl yetmez yürek de lazım. Akıldan yüreğine indiremediğin yaşamında unutulmaya mahkum olmaktan başka hiçbir şansın yok. Aklın yoldaşın olsun, pusulan olsun elbet ama yüreğin olmadan bir kanadın hep eksik kalacaktır bunu da unutma. Ve tek kanadı olmayan kuş nasıl uçamazsa gökyüzünde, yüreği eksik insanda hiçbir zaman başarılı ve kalıcı olamayacaktır yeryüzünde!
Bana yüreğinden bahset insan. Bu bahsetme öyle bir bahsetme ki sözlerle ifade edilemez, çünkü hiçbir söz onu anlamaya da anlatmaya da yetmez. Bana onu göster. Bana onu göstererek anlat. Bana onu yaşat, beni yüreğinle yaşat.
Bir karıncayı ezmemek için verdiğin mücadelede, aç susuz bir hayvanı doyurmak için uğraşında, bir çocuğun yüzü gülsün diye çırpınmanda, kimsesizlere çare olabilmek için telaşında, bir ihtiyaç sahibinin ihtiyacını gidermek için yaptığın çalışmada, hayırlara vesile olmak için durmadan koştuğun yarışta seni anlatır yüreğin. Senin sözlerine gerek yok. O her şeyi anlatır.
Yeter ki onu doğru besle. Yeter ki hakiki anlamda insan olabilmek için ona uygun gıdaları gönder. Yeter ki bol bol sevgiyle doldur yüreğinin kabını, üzerine çokça merhamet ekle, aşkla güzelce karıştır. İyice yoğrulsun sevgiyle merhamet. Üzerine bir tutam adalet, birazcık sabır, biraz da güvenilirlik ekle. Ve soğumaya bırakma. Hep sıcak tut. Sıcak sıcak servis yap insanlara.
Sen yüreğinin sıcaklığı kadar insansın. Sen yüreğinden ibaretsin. Gerisi sadece et ve kemik yığınlarından başka bir şey değil. Kalıcı olan yüreğinden başkası değil unutma!
Ona sahip çık!