Samsun Kent Haber köşe yazarı Temel Armutçu, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik sorunları, zamları ve hayat pahalılığını kaleme alarak, "Bu duruma bizi beceriksiz hükümetler getirdi diye vaz mı geçeceğiz" dedi.
Etin kilosu 40 TL, Mazot 10 TL, Benzin 11 TL, Gaz 5 TL, Ekmek 1 TL, Peynir 20 TL, Zeytin 15 TL, Şeker 7 TL, Asgari ücret 15.000 TL, Emekli maaşı 12.000 TL,
Memur Maaşı 20.000 TL, Milletvekili Maaşı 30.000 TL...
Sağlık bedeva, eğitim bedeva, su bedeva... Adalet herkese eşit... TOOG devrim, yerli araçlarımız dünya markası... SİHA, İHA, Fatih Ertuğrul göklerde, tank ve uçak fabrikalarımız revaçta, istihdam alanlarımız zirvede, işsizlik oranı yüzde -120'lerde...
Terör yok, ihanet yok, adam kayırma yok, din ve vicdan hürriyeti ful+full,
herkes mutlu ve güven içinde...
Böyle bir rüya görüyordum! Birden ezan sesiyle uyandım. Uyumaya çalıştım ama olmadı.
Ali görsün Muhammed yorsun. Hadi hayırlısı dedim... Güzel bir rüya idi vesselam...
Geçmişte şu oldu, bu oldu diye konuşarak vakit kaybetmeye gerek yok... Asıl savaş yeni başlıyor. Lale devri bitti arkadaşlar. Sıcak para gitti, İMF sistemi geri geldi. Lüks yaşam hayalleri bitti. Tasarruf ve iktisat dönemi geldi!
Belkide hiç tadına bakmadığımız acı biberli yaş pasta dönemi başlıyor! Millet olarak, şaşkın değil, akıllı ve mantıklı olmalıyız.
Bu duruma bizi, iş bilmez beceriksiz hükümetler getirdi diye, yaşam savaşından vaz mı geçeceğiz?
Bu ülke, bu topraklar hepimizin. Birimizin hatası, hepimizin hatası, birimizin acısı hepimizin acısıdır. Birimizin sevinci, hepimizin sevinci, birimizin başarısı hepimizin başarısıdır. Seçimler geçti ve önümüzde Millet olarak hepimizin önünde muallak olan, uzun bir imtihan sürecimiz var. İktidardan nemalanan sanayici, bürokrat ve yancılar, kendilerine verilen görevi layıkıyla yerine getirip, 20 yıl sonra onca başarısızlığa ragmen, bir 5 yıl daha milletin ensesinde boza pişirmeye, hak kazandılar. Seçim sonrası daha bir hafta geçmeden pembe vaatler yerini, zifiri karanlık gerçeklere bırakıverdi. Geri dönüşü var mı? Yok!
Ne yapacağız? Hiç!
Nasıl yani? Şu an yaşanan ekonomik facia, üstü örtülmeye çalışılan faiz tüketim ve israf politikasının vazgeçilmez sonucudur. Bu afet gibi kriz, direnerek değil, ancak sabırla üretim, tarım ve tasarruf politikaları ile durağana geçer. Aksine döviz, borsa ve faiz üçgeninde dayatılan, tüketim ekonomisi bu ülkenin ve insanlarının ancak sonu olur!
Artık birbirimizi karalamak yerine, nasıl bu darboğazdan kurtulabilirizin derdine düşmeli, millet olma şuurumuzu kaybetmemeliyiz! Allah bu milleti tekrardan İstiklal Marşı yazdırmak zorunda bırakmasın.
Sayın Armutçu siyasette hamaseti klavuz edinenler tarihin en şanlı milletini yerle yeksan etmek üzereler. Bu halkın uyanması için bir mucize gerek . Muhabbetlerimi sunuyorum.
Doğru söylediniz.rabbim artık uyuyan gözlerimizi beynimizi uyandırsın inşallah.