Samsun Kent Haber köşe yazarı şehit ağabeyi Ayhan Hamlı, köşe yazısında PKK terör örgütünün silah bırakmak için 4 Mayıs'ta Malazgirt'te yapacağı kongrenin, günün geçmesine rağmen yapılmadığını hatırlatarak, "PKK neden silah bırakmıyor? 4 Mayıs çoktan geçti!" dedi.
PKK neden silah bırakmıyor? 4 Mayıs çoktan geçti!
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 23 Ekim 2024 tarihinde MHP Grup toplantısında: "Teröristbaşı'nın tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı'nda konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın" demişti.
Devlet Bahçeli'nin, bu çağrısı sonrasında DEM Parti heyeti teröristbaşı Abdullah Öcalan ile İmralı’da bu çağrıyı fırsat bilerek defalarca görüşme yaptı. Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın 50 bin kişinin katili bir cani olduğu görmezden gelinerek, muhatap alınmasının, adeta barış güvercini ilan edilmesinin bir sonucu olarak bebek katili Öcalan, 27 Şubat 2025 tarihinde İmralı'da DEM Partili heyetle birlikte gerçekleştirdiği çağrıyla, PKK terör örgütünün feshini ve silah bırakmasını istedi.
Teröristbaşı Öcalan'ın çağrısına terör örgütü tarafından olumlu yanıt verilmesine rağmen, PKK terör örgütü henüz ne kongreyi topladı, ne örgütü fesh etti, ne de silahlarını teslim etti. Belli ki silah bırakma, örgütü fesh etme işini bilerek ağırdan alan, kurnaz bir terör örgütüyle karşı karşıyayız. Bu gerçek daha ne kadar görmezden gelinecek? Bunu bilmiyoruz!
Kimse aklımızla alay etmesin. Biz şehit yakınları teröristbaşı Abdullah Öcalan’ı ve onun kanlı terör örgütü PKK’yı en iyi tanıyan ve bilenleriz. Ne teröristbaşı Abdullah Öcalan, ne de PKK terör örgütü hiçbir pazarlık yapmadan ne örgütü fesh eder, ne de silahlarını bırakır!
Madem ki pazarlık yok. Biz şehit yakınları da buna gerçekten çok inandık(!) Öyle mi? Teröristbaşı Öcalan ve kanlı terör örgütü hiçbir şey almadan örgütü fesh edip, silahları mı teslim edecek? İyi ama bunu durup dururken niye yapsın? Bu soruyu herkes kendi kendine sorsun. Ben şehit yakını kimliğimle böyle düşünüyorum diye, zannedilmesin ki terörsüz Türkiye’ye karşıyım. Yok öyle bir şey. Tam tersine tüm şehit yakınları terörsüz Türkiye istemektedir. Terörün kimseye bir faydasının olmadığını hepimiz biliyoruz. Ama terörden fayda uman birilerinin olmadığını da söyleyemeyiz. Ülkemizde 50 bin insanın ölümüne neden olmuş teröristbaşı Abdullah Öcalan, terörden fayda ummaktadır. Bu defa takdik değiştirmiş, Türkiye’de bitmiş tükenmiş PKK terör örgütünü kullanarak silahla yapamadığını, anlaşma yoluyla yapmanın peşindedir. Herkes kurnaza yatmış, şehitlerimizi yok sayarak açıklanmayan gizli görüşmelerle, yeni bir açılım sürecini devam ettirmektedir.
Öyle bir süreç yok diyenlere geçmişin tecrübesi ile hiçbir şekilde inanmıyoruz. Eğer öyle bir süreç ve pazarlık yoksa, PKK terör örgütü neden kanlı terör örgütünü bir an önce lağvetmiyor, neden hemen silahlarını teslim etmiyor? Bu ülkenin kaybedecek bir dakikası bile yok. Hepimiz çok net olarak görüyoruz, isteyen istediği kadar saklasın, pazarlık olmadığı yönündeki açıklamalara itibar etmemiz mümkün değil. Teröristbaşı Öcalan’a ve PKK’lı kanlı katillere umut hakkı diyenler, istedikleri kadar pazarlık yok desinler. Pazarlık yoksa teröristbaşı ile İmralı'da nelerin konuşulduğu kamuoyu ile neden paylaşılmıyor?
Şehit aileleri neden bu süreçte görmezden geliniyor, bütün bunlar neden acaba?
Şehit yakını kimliğimle teröristbaşı Abdullah Öcalan ile yok denilen adı konulmamış 2. açılım sürecinde pazarlık yapılmadığına inanmak isterim. Ama kesinlikle inanmıyorum, inanmıyoruz. İmralı DEM heyeti tarafından yapılan o kadar çok imalı açıklamalar var ki, o açıklamalarda bir pazarlığın olduğunu çocuklar dahil hepimiz görebiliyoruz. MHP Lideri Devlet Bahçeli, terör örgütü PKK’dan Kongresini 4 Mayıs’ta Malazgirt’te toplamasını istemişti. 4 Mayıs çoktan geçti. Kimseden yine ses çıkmadı. Gelen giden olmadı. Çünkü pazarlık devam ediyor, kimin kiminle nasıl bir pazarlık yaptığını da herkesin görmesini bekliyoruz. İmralı’nın yani teröristbaşı bebek katili Abdullah Öcalan’ın kadrolu sözcüsü DEM Partili heyet, bu süreçte daha çok şey koparmanın peşindeler. Bunu görmemek için kör olmak bile yetmez.
Teröristbaşı Abdullah Öcalan, gerçekten hiç pişman değil. Birlikte hatırlayalım 15 binden fazla şehit vermişiz. Şehitlerimizin hiç birisi teslim olmadı. Şehitlerimizin son sözleri, 'vatan sağ olsun' oldu. Şehitlerimiz vatanımız ve milletimiz için, en büyük bedeli canlarıyla ödediler, bu süreçte bile sessizce bedel ödemeye devam ediyorlar. Biz ne yapıyoruz?
Sayın Bahçeli kızabilir, şehit yakını olarak isterseniz sormayalım! 7 aydır Terörsüz Türkiye için teröristbaşı Abdullah Öcalan ile kim hangi yetkiyle neyin pazarlığını yapıyor? Gerçekten yoksa böyle bir pazarlık, terör örgütü PKK neden kongeresini toplayıp kendisini lağvedip, elindeki ve depolarındaki tüm silahlarını teslim etmiyor?