Ne ilk döneminde ne de şimdiki başkanlığı döneminde zerre kadar hayır ummadığım bu deli, çılgın, sapkın, pragmatist, megaloman, manyak, paragöz ve Rahmetlik Necip Fazıl Kısakürek'in tabiriyle; "En basit menfaati adına yumurtasını pişirmek için komşusunun evini yakabilecek!" kadar zalim ve gaddar olan TRUMP denilen sapkın ve şaşkın adam kılıklı varlık, tüm dünyayı ateşe verecek bir değil bir çok senaryo hazırlamış, çılgın bir şizofrendir.
Bu sapık, kan emici vampir, gece yatağında kurduğu hayalleri gerçekleştirmek için sabah bu çirkinlikleri kusarak tüm dünyayı, sadece kendisine değil, ABD dahil yanında yer alanların tamamına düşman haline getirmeye yetecek zırvalar yaveleyen bu alçak adam, belli ki çılgın hayaller peşinde, bir o kadar zalim ve soykırımcı NETANYAHU denilen, tarih boyunca bilinen en alçak yahudi zalimiyle dünyayı ateşe vermeye çalışıyor.
George Orwell 1903-1950 İngiliz edebiyatının tanınmış simalarından olan bu şahsın yazdığı ve Bedir Yayınlarından çıkan HAYVANLAR ÇİFTLİĞİ, DOMUZLAR DİKTATÖRYASI adlı eserini seneler önce okumuştum.
Nedense bu mahluku görünce aklıma o eser geldi.
Konusu, sureta domuza da benzeyen bu adamı ne kadar kapsam içine alıyor bilemem ama, bu zalimi seçimle dünyanın başına bela edenlerin hayvanlar çiftliğini, seçilen böyle bir zalim ekibin de domuzlar diktatoryasını hatırlattığından zerrece şüphe yok.
İşin daha garibi Saddam’ı, Kaddafi’yi ve hatta bazı Afrika ülkelerindeki siyasi liderleri diktatörlük suçlamasıyla alaşağı eden bu alçak ülkenin ABD ve suç ortaklarının zalim yöneticileri, hiç bir diktatörün aklından dahi geçiremeyeceği çılgınlıkları sahneye koymasına kimselerin adeta gıkı çıkmıyor.
En çok da bizim, iktidara talip, kulislerde, siyaset arenasında ve parti meclislerinde iktidar mücadelesi için kıyasıya yarışan yerel siyasetçilerimizi merak ettim. Kaç gündür hiç birisinden ses çıkmıyor.
Sayın Cumhurbaşkanımızı her fırsatta diktatör olmakla suçlayan siyasetçi ve köşe yazarı aydın entel- dantel geçinen hiç bir kimseden doğru dürüst bir tepki ve diktatör suçlamasını Trump’a karşı kullandıklarını görmedim. Konu, ABD’nin zalim diktatörü muhatap da, saldırı ve tecavüzlerinin hedefi de mazlum ve mağdur müslüman, filistinli, Gazzeli veya başka ülkelerin mustazafları olunca ses soluk kayboluveriyor.
Dün Malezya’dan tüm dünyaya ve hasseten iki milyarlık İslam aleminin satılmış yöneticilerine seslenen ve adeta insanlık adına uyaran Sayın Cumhurbaşkanımız, yıllık mutat BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GENEL KURUL’unda dile getirdiği "DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR!" kavramının, yaşanan bu olaylar ve sessiz kalınan bu akıl almaz çılgınlıklar karşısında, dünya değil BEŞTEN, BİRDEN bile büyük olmadığı acımasız tehdit ve kuduz köpek saldırganlığını yaşıyor.
Suratına bakarsanız nasıl bir domuz azmanı olduğunu görürsünüz. O suratta ne zerrece meymenet, ne merhamet ve ne de insani haslet göremezsiniz. Dikkatle bakınız, beyanlarına, davranış ve eylemlerine deruni bakışlarınızı teksif ediniz, onda zerrece insani bir damar ve haslet göremezsiniz!
İşte dünyayı ve canlı varlıkları evanjelist inancına göre Armageddon, yani sapkın yahudi ve hırıstıyan bozması akidelerine göre, tanrıyı kıyamete zorlayacak Netanyahu ve Trump denilen bu iki çağdaş Firavun ve Nemrut, kendilerini kıyametin hazırlayıcısı olarak kabul ediyorlar.
Sekiz milyarlık insanlık alemi ayağa kalkmalı, dirilmeli, kendine gelmeli ve dünyayı bu iki yahudi sapkınının ve özellikle ABD’nin bu çirkin hesaplarının önüne geçmeli ve akla gelebilecek her tür tedbiri alıp engellemelidir. İnsan kılıklı bu canavar domuz azmanına en üst perdeden hesap sormalıdır.
Daha göreve başladığı ilk günden itibaren hazırladığı, coğrafyasındaki ülkeleri istila planlarını Panama, Kanada, Danimarka’nı Gröndland adalarını ilhak ve satın alma hesaplarını, esas projesi olan GAZZE ve TÜM İSLAM COĞRAFYASI’na çökme niyetinin şantaj malzemesi olarak kullanması bu adam kılıklı yaratığın insanlığın başına seçimler marifetiyle ABD’nin bela ettiği bir canavar olduğu bütün ülkeler tarafından bilinip, sadece bu yaratığa değil ABD, İsrail ve yandaşlarına karşı her türlü boykot ve fiili mücadeleye başlanmalıdır.
Öncelikle Türkiye dahil, bölgemizde ve İslam coğrafyasındaki tüm ABD üsleri derhal kapatılmalı, askerleri ülkelerine gönderilip, bütün levazımatına el konulmalıdır.
Bu şartlarda ABD’den müttefik, dostluk ve stratejik ortaklık şöyle dursun, onurlu ve şerefli bir düşman olarak dahi bahsedilemez. Onbeş aydır dünyanın gözü önünde işlenen vahşeti ödüllendirip, Uluslararası İnsan Hakları Mahkemesinin verdiği zalim Netanyahu’yu tutuklama kararını hiçe sayıp, bahse konu mahkemeyi suçlayan ve yaptırım uygulamaya kalkışan bir zalimden hangi adalet ve insanlık beklenebilir? Güç benim diyen bu zalime;
Güç, haktır.
Güç, insan olmaktır.
Güç, adaleti yer yüzüne hakim kılmaktır.
Güç, insanlık onur şeref ve haysiyeti için hangi inanç ve düşüncede olursa olsun, zulme ve haksızlığa karşı omuz omuza verip, zalimlere haddini bildirmektir.
Ey İnsanlık alemi!
Bil ki susarsan sıra sana da gelecek!
Tüm zalimler için yaşasın ebedi cehennem!
Donald Trup ve Benyamin Netanyahu!
Cehennemin en kızgın ateşinde ebediyen yanacağınıza hiç şüphemiz yok. Ancak, Firavunu Kızıl denizde suya garkeden ve ibret-i alem olarak cesedini çürütmeyen, onu tüm insanlığa ders alsınlar diye gösteren Rabbim!
Dün, Firavunun yahudilere yaptığını bugün yahudilerin ve yahudi uşaklığına soyunanların başta müslümanlar olmak üzere bütün insanlığa yapmaya kalkışan bu zalimlerin de ibret alınacak akibetlerini bizlere göster...
Öyle musibetlerle bu ülkeyi ( ABD) ve İsrail’i helak et ki, yer yüzü ve tarih bunun benzerine şahit olmamış olsun!
Onun içinmi Suriye sınırındaki mayınların temizlenmesi işini israil e havale etmiştiniz .muhalefet partisi AYM iptal ettirmese idi o mayınları sayenizde İsrail temizleyecekti.Şimdi de İran sınırındaki mayınlar temizleniyor neden acaba. Herkes biliyor İsrailin bir terörist devlet oldugunuy