Bir şirketin sahibinden veya yönetim kurulundan birinden, şirketin geleceğine ilişkin bir bilgi aldığınızda, bu hisse senedinde alım veya satımı için işlem yaptığınızda, hukuki sorumluluğu bulunmaktadır.
Yasal yaptırımlara maruz kalırsınız, para ve hapis cezalarına çarptırılırsınız.
Nitekim köşe yazarı olarak, 1989 yılında girdiğim borsanın, ayaklı borsanın mucidi ve kurucusu olarak geçtiğimiz hafta Bulgaristan'da, koronadan hayatını kaybeden dostum eski Fenerbahçeli futbolcu Mecnur Çolak ile, yıllar sonra Samsunspor'a Fenerbahçe'den o dönemde Johnson'un transferi için bir araya gelip telefonla irtibat kurduğumuzda, borsa ile ilgili sohbet ettiğimiz için ve konuşmalarımızın dinlenmesi neticesinde, bu konuşmalar tapelere yansıdı. Adı geçen bazı kişiler tutuklanmış, isimlerimiz günlerce basında ve TV'lerde 'Borsada büyük vurgun' 'Küçük yatırımcıları dolandırmak için manipülasyon çetesi kurdular' başlıkları ile 3 Temmuz sürecine kadar, tüm Türkiye'ye ilan edilmiş, ticari itibarımız ve ismimiz ayaklar altına serilmiştir.
Faruk Süren'in sahip olduğu Makine Takım ve Transtürk hisselerinde manipülasyon yaptığımız iddiasi ile, çete oluşturduğumuz gündeme gelmiş, 35 kişi tutuklanmış, mahkeme sonucunda Faruk Süren, Engin İpekoğlu, Tayfur Havutcu ve ben beraat etmiştim. Ancak Mecnur Çolak ve birkaç arkadaşımız yaklaşık 10 milyon para cezası ve toplamda 40 yıl hapis cezası ile cezalandırılmıştır.
Mahkeme bizlerin firma sahibi olan Faruk Süren ile anlaşarak, ondan aldığımız bilgileri borsada kullanarak, küçük yatırımcıları aldattığımızı yani manipülasyon yaptığımızı iddia ederek, SPK kararı ile tüm banka hesaplarımıza, kredi kartlarımız dahil el koymuştu. Bu uygulama ile firmamda konkordato ilan etmek zorunda kaldım ve bilahare kapatmak zorunda kaldım.
Malum olduğu üzere Eylül ayında 8.65 seviyelerinden dolar Kasım ayının 20 sinde 18 TL seviyelerini aşmıştır. Merkez Bankası bir gecede 7 milyar dolar arzda bulunmuş ve dolar bu müdahale ile 11 TL seviyelerine kadar inmiştir. Maliye ve Hazine Bakanı bizzat bu uygulama ile küçük yatırımcıların mağdur olduğunu beyan ederek manipülasyonu itiraf etmiştir. Bu ifadenin anlamı açıktır. Biz devlet olarak bazı dolar milyarderlerine haber sızdırarak, yüksek fiyattan satmalarını sağladık. Bu bilgiden haberi olmayan küçük yatırımcılar, mağdur olmuştur. Bizim borsa manipülasyonu iddiası ile hesaplarımıza el konmuş, neticede dönemin parası ve kuru ile 1.5 milyon Euroluk yatırımımız çöpe gitmiştir.
Şahsımı ve arkadaşlarımı 'Manipülasyon Çetesi' olarak adlandırarak tüm ticari itibarımızı yerle bir eden yetkilileri, bizzat manipülasyon yapıldığını iddia eden bugünkü Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati beyden ve kararların altında imzası olan tepeden aşağıya herkesten davacıyım. Çünkü bizi suçladıkları fiilleri kendileri işlemiş ve üstelik itiraf etmişlerdir.
Manipülasyon tek taraflı olmaz. Şirketin sahibi ile anlaşmak gerekir. Dolar milyarderleri patronlar, devlet ile anlaşmış sonuçta küçük yatırımcılar zarara uğratılmıştır. Zamanında bizleri, nasıl suçlayarak yargılanmamıza ve cezalar almamıza, işimizi kaybetmemize neden olmuş iseniz, bugünde bu köşe yazarı olarak hakkımı helal etmiyorum. Ayrıca hukuki prosedürleri avukat dostlarımla etüt ederek en kısa zamanda dava açacağım. Çünkü halen Google sayfasına 'Borsada manipülasyon çetesi' olarak girildiğinde, adım geçmekte ve benimle ticaret yapacak kişilerin kafasında, bu durum soru işareti oluşturmaktadır.