Yahu ne büyük bir çelişkidir anlamak mümkün değil. İzmir'deki olayı büyütmenin yanlışlığı tamam ama .... (buna karşılık) sizde Ağrıda bir cami hoparlöründen dombra çalmıştınız yalanına sığınmak daha da vahim.. Hem yalan, hemde iftira..
Muhalefetin bazen sert bazende yumuşak üslupla yaptığı yalan ve dezonformasyon üzerine kurulu algı çalışması hafife alınacak bir şey değil... Bu tür çalışmalardan siyasi iktidardan çok Devlet ve Millet zarar görüyor , farkında bile değiller demek isterdim ama öyle değil, tamamı değilse de bir çoğu tamamen farkında..
Hükümet erken seçim istiyormuş algısı yaratmak üzere yapılan yıpratma çalışması da öyle..
Ekonomi ve SPK kapsamında alınan kararlar son derece yerinde ve dış operasyonlar kesintisiz devam ediyor...Dışarıdaki çakallarla uğraşmak yetmiyormuş gibi bir de bunlarla uğraşmak zorunda olmak iyi bir şey değil...
Destek yerine Hükümetin dikkatinin dağılmasına yol açabilecek planlı politik eylemlerde bulunmak yabancı istihbarat servislerinin isteyipte yapamayacağı türden işler..
O kadar çok garabet var ki yaz yaz bitmez..
Bunları planlamak ayrı bir şey ama bunlara körü körüne inanıpta propagandaya alet olmak da çok daha ayrı bir şey.
.........
Halkların kendi kaderini tayin hakkının olduğuna inanan ve savunan belli bir ideoloji ve terör örgütü mensuplarının, karşılarında engel olarak gördükleri hükümeti yıkmak istemesi gayet anlaşılır bir şey.
Bu tür odakların, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde vuku bulan bölücü denilebilecek her başkaldırıyı şiddetle cezalandıran Atatürk'ün kurucusu olduğu bir siyasi partide yer bulması ve bu parti ile siyasi ittifak yapması mantıkla açıklanabilecek bir şey değil.
Bu odaklarla aynı hedefe yönelik siyasi ittifak yapan CHP ile milliyetçi kökenden gelen bir siyasi partinin ittifak yapması ve aynı çizgide buluşması da mantıklı değil. Ne kadar biz o odaklarla değil CHP ile ittifak yaptık deseler de netice değişmiyor..
Aynı siyasi bloka hükümete karşı olmak argümanından başka sebebi bulunmayan Saadet Partisinin dahil olması da mantıklı değil.
Dörtlü Blokun (ve diğerlerinin) birlikte kalkan ellerinin işaret ettiği yer farklı olsada birbirlerinin havaya kalkan kollarından destek aldıkları için aynı amaca hizmet etmiş oluyorlar.
Mesela; O malum odakların birer üyesi olan Zarakulu'nun ve Kaftancıoğlu'nun kim olduğu ve neler yazıp söylediklerine bakarsanız yukarıda çizmeye çalıştığım halkayı sizlerde birbirine ekleyebilir ve kimin kimi neden nereye taşıdığını görebilirsiniz.
Tabii,.. sloganlarını da aynı şekilde renkli balonlara üfleyip yumak yaptığınızda gökyüzünde hoş bir görüntü oluşturacakları muhakkak..
O balonlardan bir kaçının ne tür bir zehir sakladığı ancak o balonlar patladığında salına salına yere inen ipuçlarına bakılarak anlaşılabilir.