Gazetemizde çıkan bir haberi Samsun'da yıllarca yöneticilik, finans sektöründe ayaklı borsa kurucusu, İstanbul'da yaşayan bir işadamı olan bir işadamı olarak, yabancı olmadığım ve köşe yazılarımda sık sık ifade ettiğim gibi, sahip çıkılmadığı için YAPBA takımından Trabzon'a giden kızlarımız, Samsun'da YAPBA'yı 5-1 yenerek adeta Samsun'u yönetenlere bir ders vermiştir.
Bu golleri yiyenler YAPBA takımı değil, bu kenti yönetenler daha doğrusu yönetemeyenlerdir. Yedekleri ile birlikte 7 futbolcu kızımız belediyelerin bütçelerinden veya başka bir kuruluştan maaşları verilebilirdi. Nitekim YAPBA yöneticileri bu konuda çeşitli kurumlar ile temasa geçtiklerini belirtmişlerdir.
Samsun için yönetenler hassas davranmadıkları gibi, maddi bir çıkar gözetmeden bir şeyler yapmak isteyenlere de engel olmaktadır. Geçen yıl Samsunda Plaj Futbolu Organizasyonu için, Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci ile irtibata geçerek kendisini de çok heyecanlandıran bu proje için çalışmalar yürütmüş idik. Bir Samsunlu olarak herhangi maddi bir beklentim yoktu. Kentte yazın bir hareketlilik olacak dünyaca ünlü takımlar, Samsun'a gelerek turnuva yapacaklar, televizyonların naklen yayınlayacağı bir etkinlik olacağı için, özellikle Atakum sahil boyundaki esnaflar pandemi süresince kısmen de olsa, maddi olarak rahatlayacaklardı.
Ancak bu proje Büyükşehir Belediyesi ile Atakum Belediyesi arasındaki anlaşılmaz bir muhalefet anlayışına kurban gitti. Çünkü proje için Büyükşehir belediyesinin onayı gerekmekte idi. Atakum Belediyesi sahil bandında Büyükşehir Belediyesinin yapacağı bir projeye muhalifti. Bu nedenle plaj futbolu organizasyonuna izin vermeyebilirdi. Eğer söz konusu projede başarılı olunabilseydi. Samsunda bir film festivali düzenlenmesini planlıyordum. Bunun altyapı çalışmalarını Samsunlu sanatçılarımız Orhan Gencebay ve Mehmet Aslantuğ ile başlattım. Hatta Samsunda geçmiş yıllarda yapılan Tütün film festivalinde birinci olarak sanat hayatına atılan Nebahat Çehre gibi sanatçı dostlarımız Samsun için el ele verecekti.
Samsun'un ne yazık ki makus talihi! Ne TBMM'ye giden, nede kentte bulunan Sivil Toplum Örgütleri (SAM-SEV hariç) Samsun lehine çözüm üretememişlerdir. SAM-SEV'in çabası ile şehir sahiline kavuşmuştur. Vekillerimiz ise bir sonraki seçimlerde tekrar listelerde yer alabilmek için vitrinlik çabalar içinde olmuşlardır. Yani Samsun için Samsuna göre Samsuncu olmaktan uzak kişiler, kenti platformlarda temsil etmişlerdir.
Gazetemizdeki haberi okuyunca ne yazık ki, isyan duygularım depreşmiş ve yönetenlere karşı kinim bir kez daha pekişmiştir. YABPA kız futbol takımından Trabzon'a transfer olan kızlarımız bir yana, Kırkpınar güreşlerini izlediğimizde başka belediyeler adına güreşen güreşçilerimizin isimlerini duyunca, Yaşar Doğu'nun kemikleri sızlatılmaktadır. Sadece 655. Kırkpınar Başaltı Başpehlivanı Kemal Şahin dışında tüm güreşçilerimiz kent dışındadır.
Samsun'u yönetenler, kentinizin değerlerine sahip çıkın ve bu değerleri koruyun! Samsun'u temsil noktasındasınız. Kentimizde yaşayabilirsiniz elbette sorun yok. Ama Samsuncu olmayı içinize sindiremiyor iseniz, Samsun için bir şeyler yapamayacak iseniz o koltuklarınızı terk edin, işgal etmeyin! Bırakın bu kentin değerlerine sahip çıkabilecekler gerçekten, Samsun için projeler üretebilecek kişiler o koltuklara gelip otursunlar. Bu kente yazık etmeyin. Bu kent 19 Mayıs kentidir. İstiklal Savaşının meşalesi bu şehirde yakılmıştır. Bu kimliğe yakışır kimseler bizi yönetsinler.
