Teknik direktörlük değişikliğinde bazen kan uyumu sağlanabilir. Ancak doğru olanı başkan Yüksel Yıldırım bir ilki gerçekleştirerek ilk kez bir Teknik direktör ile 5 yıllık anlaşma yapmıştır.
Ancak işin içine girince istikrarın yerine başka faktörlerinde olduğunu görmüş ve gerek yanlış telkinler ile gerekse başarılı işadamı mantalitesi ile futbol mantalitesi ini aynı kaba koyamamış ve düzene ayak uydurarak en kolay yol olan teknik direktörlük değişikliğine gitmiştir. Oysa başlangıçta istikrardan yana olmuş ve uzun vadeli bir programı Türk futbolunun gündemine oturtmuştur.
Dünyada West Brownich takımını 1902-1948 yılları arasında çalışan 46 yıl çalıştıran Fred Evesis diğer yandan Guy Roux Auexerre takımını 36 yıl çalıştırmıştır. Bu takımlar her yıl şampiyonluklar yaşamamış veya her yıl başarılı grafik seyretmemiş ancak istikrar adına takımlar değişikliğe gitmemiştir. Günümüzde ise Arsenal takımını 22 yıl Arsena Wegner çalıştırmış David Moyes ise Evertonu 12 yıl çalıştırmıştır.
Türkiye'deki takımlarımıza gelince 4 büyüklerde başta olmak üzere sezonu tamamlayabilen takımımız yoktur. Bazı takımlarımız sezon içinde 5 teknik direktör değiştirmiştir. Aynı durum teknik adamlarımız içinde söz konusudur. Bu konuda Lider mesleği boyunca 19 ayrı takıma teknik direktörlük yapmış onu 18 takım çalıştıran Giray Bulut 16 takımı çalıştıran Samet Aybaba 15 takımı çalıştıran Mehmet Sakıp Özberk ve diğerleri gelmiştir.
Yöneticilerin yetişmesi için bir eğitim sistemi yoktur. Kent takımlarında şehrin önde gelen işadamları veya yerel yöneticileri yer almakta büyük takımlarımızda ise mali yönden gücü olan iş dünyasında başarılı olan işadamları yönetimlerde yer almaktadır. Kulüp yönetimlerinde futbolda kariyer yapmış isimler nadiren yer alırlar.
Futbolun dili ile değil doların dili ile hareket ederler. Kısa vadeli programlar ile hareket edilmesi uzun vadeli başarılar elde edilememektedir. Başarının yakalanabilmesi için futbolda istikrar şarttır. Altınordu takımımızın gençlere yatırım yapması sonucunda dünya futboluna sunduğu futbolcuların başarısı ortadadır. Bugün tüm takımların gözü Altınordu takımının alt yapısındadır. 15-16 yaşlarında gençler önemli takımların transfer listelerinde yer almaktadır.
Samsunsporumuz bana göre başlangıçtaki istikrar anlayışını teknik direktör değişikliği ile rafa kaldırmıştır. Gelen giden isimler önemli değildir. Bugün teknik direktörümüz başarılı olabilir, olmayabilir ama eğer başarılı olamaz ise yeni bir teknik direktör aramak yanlışına girilmemeli kulübü uzun vadeli programlar ile yönetmenin planları yapılmalıdır. Her başarısızlığın sonunda 20 futbolcunun değiştirilmesi mümkün olamayacağına göre, en kolay yol teknik direktör değişikliği sadece günü kurtarmaktır. Kapıdaki güvenlikçiden, mutfaktaki aşçıya kadar kurumsallığı oluşturamaz iseniz, takımın teknik kadrosunu kısa vadeli düşünür iseniz yani teknik kadro başarısız sonuç aldıklarında işine son verileceği kuşkusunda olmaz ise başarı zaman içinde gelecektir. Ertuğrul Sağlam teknik direktör olduğunda 5 maçta 0 puan almış, ancak o günkü yönetim arkasında durmuş ve sonuçta kariyerini bu şekilde elde etmiştir.
Teknik Direktörümüz Fuat Çapa, elbette teknik olarak eleştirilebilir. Alınacak sonuçlara göre kendisine bir rol biçilebilir. Kulübümüz maddi anlamda büyük takımlar dahil herkesin imreneceği bir mali yapı ve kurumsal bir yapıya sahiptir. Bu avantaj çok iyi değerlendirilmeli alt yapısı ile yeniden Türk futboluna kazandırmalıdır. Bunun için her anlamda istikrar şarttır. Zikzaklar çizildiğinde uzun vadeli bir kulüp yapısına kavuşmak mümkün değildir.
Ankaragücü maçı hedefteki yönümüzü belirleyecek bir maç olacaktır. 12'inci adamlarımız bu bilinçle stadyumdaki yerlerini almalı ve 90 dakikanın son saniyesine kadar takımını desteklemelidir.